news

  1. Noun haber.
    good/bad news: iyi/kötü haber.
    I have a good news for you: Size iyi bir haberim
    var.
    exclusive news: atlatma haber.
    false news: asılsız/yalan haber.
    latest news: son haber.
  2. Noun havadis.
haberi kimseye söylememek Verb
Haber ajanslarının faaliyetleri (NACE kodu: 63.91) Noun, Trades-Professions
reklam haberleri Noun
kötü haber
haberleri taraf tutarak yansıtmak Verb
haberleri düzenlemek Verb
haberler düzenlemek Verb
hoşa gitmeyen/nahoş (şey/olay/kimse).
She's strictly bad news for me: Ondan zerre kadar hoşlanmam.
haber meraklısı olmak Verb
bahis sonuçları Noun
sıcak gelişme Noun
radyo haber bülteni
iş haberleri Noun
haber getirmek Verb
ana haber
(Br) borsa haberleri Noun
sansasyonlu haber
ticari haberler Noun
haberlerin teyidi
haberleri baskı altına koymak Verb
yıkıcı haber
haberlerde iskonto yapmak Verb
haber yaymak Verb
haber yaymak Verb
huzursuzluk verici haberler Noun
haber yayma
memleket haberleri Noun
ekonomi haberleri Noun
iç açıcı haberler Noun
kötü haber
yayın hakkı tek kişide olan haber
asparagas haber Noun, Media-Publishing
yanlış haber
yalan haber Noun
uydurma haber Noun
(askerlik) haberleri değerlendirmek Verb
borsa haberleri Noun
dış haberler Noun
yanlış haber yaymak Verb
haber uydurmak Verb
yeni haber
önemli haberler Noun
ön sayfa haberleri Noun
iyi haber
hayırlı haber
muştu
müjde Noun
müjde Noun
iyi haber Noun
müjdeli haber Noun
acı haber
gerçek ve son zamanlardaki güncel haberler Noun
cesaret verici haber
iç haberler Noun
asılsız haberler Noun
sanayi haberleri Noun
sanayii haberleri Noun
felaket haberi
son haberler Noun
yerel haberler Noun
yerel haber
haber uydurmak Verb
borsa haberleri Noun
resmi haber
haberi kıt olan gazete
yeni haberlere kadar
havadis
memnuniyet verici haber
gizli haber
haber yaymak Verb
haberleri yayımlamak Verb
gazeteleri gözden geçirmek Verb
haber almak Verb
yakında gelen haberler Noun
yakın da gelen haberler Noun
son haberler Noun
son haberler Noun
sansasyonel haberler Noun
haberleri nakletmek Verb
güvenilir haberler Noun
acıklı haber
haber göndermek Verb
sansasyon haber
merak uyandırıcı haber
şok yaratacak haber
haberlere çekidüzen vermek Verb
sosyete haberleri Noun
yumuşak haberler (gazete ya da dergide haber niteliği taşımakla birlikte yazarın kendi görüşlerini de belirttiği yazı türü
spot haber
spot haber (çok yeni haber , geçici olarak piyasayı etkileyebilecek çok yeni haber
haber yaymak Verb
yanlış haber yaymak Verb
bayat haber
endişe verici haberler Noun
(Br) en son haberler Noun
telgraf haberi
televizyon haberleri Noun
haberleri değerlendirmek Verb, Military
haber yayımlamak Verb
resmi olmayan haberler Noun
türlü haberler Noun
iyi haberler Noun
(US) haberlerin özeti
haber ajansı/acentası. Noun
haber acentalığı. Noun
haber ajansı Noun, Advertising
haber ajansı Noun, Media-Publishing
bayi, gazeteci (dükkânı). Noun
haber yorumcusu
basın sansürü
gazeteci
haber yayını
haber bülteni
(US) gazete bayii
(US) haber ve gazete satıcısı
haber ve gazete satıcısı
haber fotoğrafçısı
ajans haberi
basın sansürü
haber merkezi
haber merkezi Noun, Media-Publishing
haber kanalı Noun
aktüalite haberleri Noun
haber filmi gösteren sinema
haber yorumu
basın konferansı
görüşüm. Noun
(US) gazeteci
haber şubesi Noun
haber şubesi Noun
görevli redaktör
haberler şefi
haberleri yayına hazırlayan kimse
haber filmi

flash ile ayni anlama gelir. (gazetecilikte) kısa telgraf haberi, önhaber, bülten, ayrıntısı sonradan
bildirilecek önemli bir haberin acele gönderilen özeti.
We've just had a flash that …
(US) sokak gazete satıcısı
haber özetleri Noun
haber başlıkları Noun
uydurma gazete haberi
(US) bir gazete ya da dergide
reklamların dışında haberler ya da yazılara ayrılan yerler Noun
acar gazeteci
(Br) gazete basımevi
gazete basımevi
kısa haberler Noun
gazete makalesi
basın
haber Noun, Media-Publishing
kısa haberler Noun
haber boşluğu
haber sızması
haber bülteni
haber mektubu
bilgi mektup buu
bilgi mektubu
bülten
haber dergisi
gazeteci
haber yayın araçları.
haber vasıtası Noun
tuhafiyeci
haber yapıcı
havadis kumkuması
haber kontrolü
haber mahreci
gazete
haber fotoğrafçısı
haber resmi
gazete kâğıdı
haber programı
haber programı
haber filmi
basın açıklaması Noun, Media-Publishing
basın ilanı
basın bülteni Noun, Media-Publishing
gazete muhabiri
haber odası: gazete/yayın kurumu vb. idarehanelerinde haberlerin derlenip düzenlenerek yayına hazırlandığı oda. Noun
haber ajansı
haber yayınlama
haber kaynağı Noun, Media-Publishing
gazete bayii
(Br) gazete bayii
gazete bayii
(US) gazete bayii
haberlerden özetler Noun
haber bürosu Noun
haber filmlerini gösteren sinema. Noun
haber değeri
gazete bayii
gazeteci yazar
ekonomik haberler ajansı Noun
ekonomi haberleri ajansı Noun
birinden haber almak Verb
resmi haber ajansı Noun
haber salmak Verb
(US) memleket için haberler röportajcısı
haber yayıldı
televizyon için haber bülteni Noun