original

  1. Adjective özgün (Kaynak: Evrim Çalışkanları)
  2. ilk.
    the original settlers.
  3. yaratıcı (zekâ), yeni fikirler/icatlar meydana getirebilen.
    an original thinker.
  4. yeni, orjinal, eşsiz, benzeri olmayan, yeni icat olunmuş.
    an original viewpoint. an original electronic
    device. She wrote a very original story.
  5. özgün, yalnız kendine özgü nitelik taşıyan, nitelikleri benzerlerinden üstün olan.
  6. asıl (nüsha), esas (metin), müsvedde.
    This is the original manuscript.
  7. asıl, kaynak, menşe, ilk, orijinal.
    This sculpture is a plaster copy, the original is in Rome.
  8. bir eserin ilk yazıldığı dil.
    to read Goethe in the original.
  9. garip/acayip/eksantrik kimse.
orijinallik Noun
orijinalite Noun
daha önce aynı taraflar arasında dava konusu edilmiş anlaşmazlığa ait dava dilekçesi
bir kopyayı aslıyla karşılaştırmak Verb
bir şeyi aslından kopya etmek Verb
bir şeyi aslı ndan kopya etmek Verb
aslının aynı gibi suret
aslına sadık
bir kitabı yazıldığı dilde okumak Verb
bir kopyayı esas metinle karşılaştırmak için okumak Verb
aslı gibidir
aslından kopya çıkarmak Verb
aslen iktisap
aslen iktisap (diğer bir kimsenin aracılığı gerekmeden bir malın mülkiyetinin ele geçirilmesi
temel işlemler Noun
asıl belgeler, temel işlemler Noun
ilk sözleşme
bir derneğin baş amaçları Noun
(patent kanunu) esas başvuru
(devlet memuru) deneme tayini
başlangıç sermayesi
kuruluş varlığı
(US) ciro edilmeden önce iskontoya tabi tutulan senet
para piyasasında cirodan önce alınıp satılan poliçe veya senet
orijinal cilt
orijinal klişe
kurucu kurul
(US) ana sermaye
başlangıç sermayesi
ilk imtiyaz
ana şirket
esas mukavele
ilk müteahhit
bir gayri menkul hakkının devir ve temliği
asıl kopya
asıl belge
orijinal nüsha
asıl nüsha
esas kopya
orijinal kopya
gerçek maliyet (bir değerin iktisap edildiği tarihte taşıdığı para değeri
orijinal maliyet
orijinal maliyet (bir varlığın satın alındığı tarihteki maliyeti
iktisap maliyeti
temel esaslar
veriler
esas savunma
orijinal tasarı
orijinal belge
ilk baskı
orijinal nüsha
asli kayıtlar Noun
orijinal kayıt ydı
orijinal (asıl) kayıt
gerçek kayıtlar
defterlere geçirilen düzgün işlemler ve bilgiler
(otomobil) orijinal aksesuar
orijinal parça üreticisi Transport
asli mülkiyet hakkı
orijinal kanıt
asli delil
...'in ilk kurucusu Noun
asli engeller
(mukavele) başlangıçtaki olanaksızlık
doğal mallar (bakir arazi , doğal su yolları , yabani hayvanlar , vb gibi herhangi bir üretim işlemine
tabi tutulmamış ve ekonomik değeri olmayan mall
doğa ürünleri Noun
asli brüt prim (sigortacının sigortalıya komisyon ve benzeri indirimleri nazara almadan tahakkuk ettirdiği prim
asli brüt prim
başlangıç geliri
yerliler Noun
ilk yerleşenler Noun
ilk sakinler Noun
asıl senet
(reassürans) asli sigortalı
asli sigorta şirketi
ilk keşfeden
ilk bulan
başlangıç envanteri
kuruluş sermayesi
başlangıç sermayesi
satıcı tarafından düzenlenip alıcıya gönderilen ve gümrük işlemlerinde temel olan kesin ve gerçek fatura
orijinal fatura
orijinal baskı
kuruluş hisse senedi
ilk hisse senetleri Noun
ortaklara verilen ilk hisse senetleri veya bunların yerini tutan belgeler
bidayet mahkemesi kaza hakkı
asli borç ilişkisi
özgün edebi yapıt
asıl nüsha
orijinal metin
ilk anlam
kurucu üye
bir kulübün asıl üyesi
bir kulübün asil üyesi
ilk ipotek borçlusu
ilk ipotek borçlusu
başlangıçtaki uyruğu
asli net konservasyon prim geliri (Sedan'ın reasürans ödemelerinden sonra alıkoyduğu net prim geliri
orijinal teklif
orijinal ambalaj
orijinal ambalaj
kapsamlı ana patent
orijinal plan
esas poliçe
asli sigorta poliçesi
alım fiyatı
satın alma fiyatı
davalıya ilk olarak çıkarılan ve davayı açan dilekçeyi içeren tebligat
davayı açan dilekçeyi içeren tebligat
davalıya ilk olarak çıkarılan
başlangıçtaki malvarlığı
ilk alım
(okuyucu anketlerinde) bir gazete ya da ilk derginin satın alınması ya da abone olunması
ilk alıcı
ilk satın alan
orijinal makbuz
aksiyon lu kapital
asli hisse senedi
(Br) aksiyonlu kapital
imzalı orijinal nüsha Noun
ilk günah: Hıristiyan inancına göre Hazret-i Adem'in işlediği ve bütün insanlığa intikal eden ilk günah. Noun
asli slip (sigortacı ile sigorta konusu görüşülürken broker tarafından kullanılan plasman slip'i
(US) ana sermaye
ana sermaye
aksiyonlu kapital
(US) ortak teşebbüs konsorsiyumu
ana kılavuz
özgün metin
asıl metin
özgün düşünür
özgün yapıt
ilk kullanıcı
asli değer
yeni değer
ilk değer
orijinal belge
havayolu ordinosunun aslı
orijinal vasiyetname
orijinal ambalaj
(US) davalının mahkemeye celbi
günlük yardımcı defter
yevmiye defteri
muhasebe esas kayıt defteri. Noun
bidayeten mahkeme yetkisi olan mahkeme
bidayet mahkemesi
direnme kararı Noun, Law
alış fiyatları üzerinden hesaplanan amortisman
bidayet kaza yetkisi olmak Verb
bidayet mahkemesi kaza hakkı olmak Verb
kuruluş sermayesini artırmak Verb
veya aslı gibi (reasürörün sadece rizikoyu kendisine sunulduğu şekilde değil aynı zamanda asli poliçede
yer alan herhangi bir farklılığı kabul ettiğin
yevmiye defteri
nakit girdiler ve çıktıların kayıt ydıları Noun
nakit girdiler ve çıktıların kayıtları Noun
eski durumuna koymak Verb
esas sahibine iade etmek Verb
bölünmüş günlük defterler, ayrık günlük defterler Noun
kurucu konsorsiyum
kurucu konsorsiyumu
  1. primordial