parcel

  1. paket, bohça, çıkın, koli.
    a parcel of clothes.
    parcel post: paket postası, paket/koli
    servisi, posta ile gönderilen paketler.
    I'm going to take this parcel to the post office.
  2. (mal) parti, küme, bir defada piyasaya sürülen miktar.
  3. (insan/eşya) küme, takım, grup, yığın.
  4. parça, bölüm, kısım.

  5. parcel out: parsellemek, (arazi vb.) kısımlara/parçalara ayırmak, ifraz etmek, bölmek, parselleyip
    dağıtmak.
    to parcel out land for homesites.
  6. parcel up: sarmak, bohçalamak, paketlemek.
  7. Maritime Traffic üstünü (çadır bezi ile) örtmek, sarıp sarmalamak.
  8. parça parça, kısmen.
koli üzerinde yapılan talimat
uçak postası paketi
(Br) uçak paket postası Noun
paketlenmek Verb
paket taşıma
bir kolinin değerini deklare etmek Verb
paketin üzerine gideceği yerin adresini yazmak Verb
bir paketin üzerine gideceği yerin adresini yazmak Verb
koli üzerinde yapılan talimat (adres
ekspresle gönderilen koli
acele paket postası Noun
ekspres gönderilen koli
memleket içi paket (postası Noun
memleket içi paket postası Noun
sigortalı paket postası Noun
(Br) sigortalı posta paketi
(Br) sigortalı paket postası Noun
paket yapmak Verb
paketlemek Verb
bir paket yapmak Verb
para tomarı
bir paketi açmak Verb
paket açmak Verb
paket postası Noun
giden paket postası Noun
parça eşya sevkıyatı
parça eşya
ayrılmaz parça, temel unsur, esas/temel kısım, varı yoğu.
Her love for her child was part and parcel
of her life. Practising is part and parcel of learning to play the piano.
koli örneği
paketin posta ücretini ödemek Verb
posta paketi
taahhütlü paket
(US) taahhütlü paket
bir paketin değerini tazmin etmek Verb
özel ulakla gönderilen paket
(US) özel-ulakla gönderilen paket
özel itina gösterilmesi gereken paket
paketi bağlamak Verb
bir paketi açmak Verb
sigortasız koli
sigortalanmamış paket
bir şeyden oldukça büyük kâr sağlamak Verb
50 gr . fazla gelmek en paket
bir arsayı parsellemek Verb
paket postası taşıyıcısı
paket postası taşıyıcısı
koli teslimi
paket dağıtımı
paket dağıtım şirketi
koli teslim servisi
acele paket postası servisi
parça eşya
paketleme makinesi
araziyi parsellemek Verb
paket asansörü
paket gönderme formu
yük senedi
piyasada kolaylıkla satılabilecek hisse senetleri takımı
ortak bir ödeme tarihi olan
ifrazlı arsa
parti mal
tüccar eşyası Noun
arazi parçası Noun
bir araba yalan
hisse senetleri grubu
(US) malların yolcu ya da yük treniyle taşınmak üzere alındığı büro
paket postanesi
ifraz etmek Verb
bir mirası paylaştırmak Verb
malları partilere bölmek Verb
posta paketi
(US) posta paketi
paket postası Noun
(Br) paket postası Noun
posta paketi sigortası Noun
paket postanesi
(US) paket postanesi
paket postası sevkıyatı
paket posta sevkiyatı
paket postası pulu
paket postası sistemi
paket postası gişesi
paket posta ücreti
paket alındısı
paket emanet yeri
(Br) paket emanet yeri
bagaj saklama ambarı
(Br) mesajeri servisi veya dairesi
paket emanet yeri
şapkalık Noun, Transport
paket sevkıyatı
paket sevkiyatı
paket üzerine yapıştırılan adres etiketi
paket posta trafiği
kitapları paketlemek Verb
bir şeyi paketlemek Verb
paket postası kamyoneti
(Br) paket postası kamyoneti
iki kilo luk paket
(Br) uçak paket postası Noun
uçak paket postası servisi
uçak paket postası Noun
bir şeyin tamamlayıcı parçası (mütemmim cüzü olmak Verb
bir şeyin esas kısmını teşkil etmek Verb
ekspres koli postası ile
paket postası ile
paketin taşıma (posta) ücretini peşinen istemek Verb
gönderilen kişice alınmayan paket postanesi
farkında olmadan bir paket düşürmek Verb
memleket dışı paket postası Noun
bir paketi sımsıkı bağlamak Verb
yurt dışı posta paketi ücreti
yurt dışı posta paketi ücreti
...'in ayrılmaz parçası Noun
… in en önemli ve ayrılmaz parçası.
..in ayrılmaz parçası Noun
bir başka parçanın tamamlayıcı parçası Noun
paketi acele paket servisi ile göndermek Verb
bir paketi acele posta servisi ile göndermek Verb
birine bir paket göndermek Verb