too many

  1. fazla
  2. çok
fazlalık etmek Verb
kırk
Bir işe çok kimse karışırsa o iş yürümez.
birisinden çok üstün/kuvvetli olmak.
He carries too many guns for me: O benden çok üstündür. Onunla boy ölçüşemem.
(birisi için/birinin takatinden) fazla, aşırı, yeteneğinin üstünde.