ınventory

envanter eşyası Noun
normal depo mevcudu
başlangıç envanteri
başlangıç stoku
resmi defter tutulması isteminde bulunmuş vârisin murisin borçlarından yalnız terekeden iktisap ettiği
şeylerin değeri oranında sorumlu olma hakkı
(US) defter stoku
defter kayıtlarında gözüken stok miktarı
şube envanteri
envanter yapmak Verb
ticaret stoku
şirket envanteri
kapanış envanteri
stok kapanış
banka müşterileri hakkında toplanmış veriler
haklarında elde edilen en gerekli bilgi de dahil
sürekli denetim yapılan depo mevcudu
sürekli envanter (stok hareketlerinin sürekli olarak stok hesabında izlenmesi ve hesap bâkiyesinin her
an stok değerini yansıtması yöntemi
sürekli envanter
bayi envanteri
işçi becerileri envanteri
kapanış envanteri
tereke envanteri
stok tahmini
mevcut defteri
fabrika envanteri
kapanış envanteri
mamul eşya envanteri
bitmiş ürünler stoku
elden çıkarılamayan stok
daimi envanter
üretim durumundaki mallar açılış envanteri
fabrika deposu Noun
başlangıç envanteri
envanter, müfredat, (miktar, değer ve özellikleri de gösteren) eşya listesi.
make/take/draw up an
inventory: envanter yapmak/çıkarmak, müfredatını düzenlemek.
Noun
sayım çizelgesi: bir kimsenin/kurumun mal ve mülkünü gösteren çizelge. Noun
ambar/stok mevcudu, (bir şirketin mamul/gayrımamul) mal ve malzeme listesi. Noun
stok eşya, mevcut mal.
Shopkeeper had a sale to reduce his inventory. Noun
doğal kaynaklar kataloğu. Noun
bir kimsenin özellik/hüner/yetenek vb.'ni gösterir liste. Noun
envanter çıkarma(k)/tutma(k), eşya/mal sayımı yapma(k). Noun
kaydetmek, müfredat defterine geçirmek. Noun
özetlemek.
a book that inventories the progress in electronics. Noun
değerine ulaşmak, değerinde olmak.
stock that inventories at two million dollars. Noun
envanter Noun, Advertising
envanter hesabı
stok yığma
stok biriktirme
envanter ayarlama
envanter intibak ettirme
envanter analizi
5 , 000 dolar üzerinden envanter defterine kaydetmek Verb
maliyet fiyatı üzerinden hesaplanan stok
envanter denetimi
envanter defteri
depoyu doldurma
istif etme
stok artırma
stok kartı
stok denetim belgesi
envanter değişiklikleri Noun
envanter değişiklikleri Noun
depo mevcudunda değişiklikler Noun
envanter mevcudu kontrolu
malları gruplara ayırma
envantersınıflandırması
envanter sınıflandırması
stok kontrolü
stok denetimi
envanter kontrolü
stok denetim sistemi
stok maliyeti
envanter sayımı Noun
stok tasfiyesi
stok döngüsü Noun, Economics
stok azalması
stok tasfiyesi
envanter fiyatı
stok mevcudunu gösteren rakamlar Noun
envanter finansmanı
mal mevcudunda iniş çıkışlar Noun
stok artması
stok mal mevcudu
stok artması
stok yatırımı
envanter kalemi
(US) depo tasfiyesi
(US) stok tasfiyesi
envanter listesi
stok listesi
uzun veya orta vadeli krediyle depo finansmanı
depo mevcudu zararı
stok yönetimi Noun, Management
envanter yönetimi Noun, Management
stok fiyatlarının artması
depo fiyatlarına yapılan zam
stok fiyatlarının artırılması
stok kontrol numarası
envanter numarası
envanter gözetimi
demirbaş mevcudu
mal stoku
teknik deyimler listesi
Sayım ve Tesellüm Fazlaları Noun, Accounting
envanter dönemi
stok dönemi
mal mevcudunun manzarası
stok fiyatı
envanter fiyatı
stok fiyatlandırma
fiyatlandırma
stok değerleme
depo mevcudu kayıt ve kabulü
envanter çalışmaları Noun
envanter karı
stok kârı
depo mevcudu için fiyat koruma garantisi
depo mevcudu
stok gerilemesi
envanter kaydı
stokta azalma
depo mevcudunu azaltma
envanter defteri
envanter karşılığı (stokların değer kayıplarını karşılamak için ayrılan para
envanter satışı
stok tasfiye satışı
stok cetveli
envanter kâğıdı
stok açığı
stok eksiği
Sayım ve Tesellüm Noksanları Noun, Accounting
stokta duran malın verdiği fire
envanter hacmi
envanter yapma
stok devir hızı
stok devir sürati
stokların dönme çabukluğu
stok ciro oranı
stok değerlendirmesi
envanter değerlendirmesi
envanter değerlendirme
stok değerleme
envanter değeri
stok değeri
stok denetimi
depo güçlükleri Noun
stok amortismanı
envanter kalemi
(US) bir stoku tasfiye etmek Verb
düşük mal mevcudu
yönetici personel için iş dağıtımı planı
personel sicil kartları Noun
emtia stoku
emtia envanteri
asgari stok
karma stok
birçok malın bir arada bulunduğu stok
envantere göre net satışlar Noun
mal stoğunu kontrol etmek Verb
ayniyat mevcudu
açılış envanterleri Noun
başlangıç envanteri
depo giderleri Noun
parça stoku
aralıklı envanter yöntemi Management
daimi envanter
(US) daimi envanter
sürekli envanter yöntemi Management
kişilik envanteri Noun, Psychology
personel envanter kontrolü
personel envanter kontrolu
fiili envanter sayımı
fabrika stoku
fabrika envanteri
önceki envanter
stok yedeği tedariki
stoka koymak Verb
stoka koymak Verb
stoku azaltmak Verb
deposunu doldurmak Verb
perakende fiyatla değerleme yöntemi
daimi envanter
gemi de sürekli bulunan taşınabilir eşya
envanter yapma
hedeflenen stok mevcudu
stoku tasfiye etmek Verb
ağzına kadar dolu depo
toplam değerleme yöntemi
satılmayan mal stoku
envanterin güncelleştirilmesi
envanter değerlendirme
gözle görülebilir envanter (perakende mağazalarında bir ürünün müşteriler tarafından gözle görülebilir ve elde edilebilir miktarı
(Br) yarı bitmiş ürün mevcudu
yıl sonu envanteri
bir gemide sürekli bulunan taşınabilir eşya