bonded

  1. Adjective güvenceli, rehinli, kefaletli, kefalete bağlanmış.
    bonded debt: rehinli borç/tahvilât.
  2. Adjective gümrüklü, gümrük antreposunda, gümrükte muhafaza edilen.
    bonded goods.
malları gümrük antreposuna aldırmak Verb
gümrük antreposu (gümrüğe tabi malların , vergileri ödeninceye kadar depolanabileceği gümrük görevlilerinin
denetimi altındaki bina
tahville merbut borç
tahvil borcu
tahville temsil edilen borç
senetli borç
rehinli tahvil
(US) istikraz senedi
gümrük ambarı
üretim süresince kullanılan gümrüğe tabi malları saklamak ve işlemek için hükümetçe ruhsatlı fabrika
gümrük gözetiminde üretim yapılan fabrika
gümrük antrepo sundaki mallar Noun
depolanmış mallar Noun
gümrük resmi ödemek için sahiplerinden bir taahhütname ile alınan mallar Noun
gümrük antreposuna bırakılmış mallar Noun
gümrük antreposunda bulunan malzeme
eşya
gümrük antreposu süresi
gümrük antrepolu liman
serbest liman
gümrük antreposu Noun
gümrüklü emtia
yolculukta gerekli olan ve bir limana varıldığında gümrüğe teslim edilmesi gereken emtia
gümrük antreposu Noun
gümrüklenmiş fiyatı
serin mahzenler (şarap ve benzeri gümrüğe tabi şeylerin saklandığı yeraltı mahzenleri Noun
gümrük antreposu Noun
gümrüğe tabi malların
gümrüklenmemiş mal antreposu Noun
vergileri ödeninceye kadar gümrük görevlilerinin denetimi altında depolanabileceği bina
(US) gümrük antreposu Noun
gümrüklü antrepo
vergi ve resimleri ödenmemiş malların durduğu depolar
umumi mağaza
bond ile ayni anlama gelir. şişelenmeden önce en az 4 yıl mahzende bekletilmiş viski.
gümrüksüz mal antreposu Noun
net rehinli tahvil borcu
antrepo sunda satış
hükümet denetimi altındaki umumi mağaza