bull's-eye

English-Turkish Translation

  1. Noun hedefin ortası.
  2. Noun bombardımanda hedef alınan bölgenin merkezi (fabrika, düşman üssü vb.).
  3. Noun hedefin tam ortasına isabet eden güdümlü mermi.
  4. Noun hedefin tam ortasına düşen güdümlü merminin koordinatları veya ateşleme ânı.
  5. Noun (a) isabetli/tam yerinde söz/eylem, (b) esas/en önemli nokta.
  6. Noun küçük yuvarlak pencere.
  7. Noun yuvarlak tavan penceresi camı.
  8. Noun, Maritime Traffic halat deliği.
  9. Noun, Meteorology (a) fırtına merkezi, (b) bazen fırtınadan önce denizlerde görülen ortası kırmızı, küçük kara bulut, (c)

    bull's-eye squall ile ayni anlama gelir. Afrika kıyılarında küçük tek bir bulutla gelen bora.
  10. Noun iri yuvarlak nane şekeri.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

bulls eye
nişan tahtasının ortası Noun
bulls eye
hedef merkezi
hit the bullseye
tam on ikiden vurmak Noun
English-Turkish phrases from Zargan's own database