daha fazla

Turkish-English Phrases

artık daha fazla
any
çok daha fazla
infinitely Adverb
den daha fazla
upwards of
giderek daha fazla
increasingly Adverb
gitgide daha fazla
increasingly Adverb
gittikçe daha fazla
increasingly Adverb
daha fazla birşey elde etmek
to gain in something Verb
daha fazla birşey kazanmak
to gain in something Verb
daha fazla dayanmak
to outwear Verb
daha fazla ücret için grev yapmak
to be on strike for more pay Verb
daha fazla veya daha yüksek sesle konuşarak susturmak
to talk down Verb
(bir şeyden) daha fazla dayanmak
to outlast Verb
birşeyden daha fazla elde etmek
to gain in something Verb
borçlunun daha fazla bir meblağ ödeme vaadini içeren senet
penal bill
borçlunun daha fazla bir meblağ ödeme vadesini içeren senet
penal bill
cari hesaptaki mevcuttan daha fazla para çekme
overdraft on current account
gün geçtikçe daha fazla ...
more and more ...
hesabındakinden daha fazla para çekme komisyonu
overdraft commission (fee)
iki veya daha fazla şirketin birleşmesi
amalgamation
iki ya da daha fazla kaynaktan gelen malların toplam arzı
composite supply
iki ya da daha fazla sayıda kefille
joint and several bond
konuyu daha fazla uzatmadan
without more ado Adverb
konuyu daha fazla uzatmadan
without further ado Adverb
lafı daha fazla uzatmadan
without more ado Adverb
lafı daha fazla uzatmadan
without further ado Adverb
satın alma eğiliminin daha fazla olduğu piyasa
bull market
Turkish-English phrases from Zargan's own database