dole

English-Turkish Translation

  1. (yoksullara dağıtılan) yardım, iane, sadaka, pay, hisse.
  2. iane dağıtımı.
  3. hükümetin işsizlere verdiği yardım parası.
    Many people received the dole during the depression.
  4. nasip, kısmet, kader.
  5. keder, ıstırap, elem, dert, kasvet, matem, acı, felaket, feryat, figan.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

be entitled to the dole
(Br) işsiz maaşı almaya hak kazanmak Verb
be on (draw) the dole
işsiz maaşı almak Verb
draw the dole
(Br) işsizlik maaşını almak Verb
go on the dole
(işsiz) hükümetten haftalık yardımı almak Verb
go/be on the dole
hükümetten yardım görmek/işsizlik parası almak.
dole drawer
(Br) işsizlik ödeneği alan
dole out
(a) sadaka/iane dağıtmak/tevzi etmek, sadaka vermek, (b) azar azar vermek/dağıtmak, (para/gıda vb.) hasisçe/az miktarda vermek.
dole out in overseas investment
dış yatırımlara para ayırmak Verb
dole queue
(Br) işsizlerin oluşturduğu kuyruk
English-Turkish phrases from Zargan's own database