household

English-Turkish Translation

  1. ev halkı, aile (efradı).
  2. ev+, aile+, eve/aileye ait.
    household expenses: ev masrafları.
  3. evde kullanılan, ev idaresine/bakımına vb. ait, pişirmeye/temizliğe/çamaşır yıkamaya vb. yarayan.
    household
    appliances: (elektrikli) ev eşyası (buzdolabı, çamaşır/kurutma makinesi, elektrik ocağı/fırını vb.).
  4. harcıâlem, gündelik, heryerde rastlanan.
    household word: harcıâlem/her gün kullanılan kelime.
  5. maiyet+, hassa+.
    household cavalry: hassa süvari birliği.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

Agents involved in the sale of furniture, household goods, hardware and ironmongery (NACE code: G46.1.5)
Mobilya, ev eşyaları, madeni eşyalar ve hırdavatların satışı ile ilgili aracılar (NACE kodu: 46.15) Noun, Trades-Professions
break up one's household
ailesini parçalamak Verb
break up one's household
yuvasını yıkmak Verb
Manufacture of ceramic household and ornamental articles (NACE code: C23.4.1)
Seramik ev ve süs eşyaları imalatı (NACE kodu: 23.41) Noun, Trades-Professions
Manufacture of household and sanitary goods and of toilet requisites (NACE code: C17.2.2)
Kağıttan yapılan ev eşyası, sıhhi malzemeler ve tuvalet malzemeleri imalatı (NACE kodu: 17.22) Noun, Trades-Professions
Renting and leasing of other personal and household goods (NACE code: N77.2.9)
Başka yerde sınıflandırılmamış diğer kişisel ve ev eşyalarının kiralanması ve leasingi (NACE kodu: 77.29) Noun, Trades-Professions
Renting and leasing of personal and household goods (NACE code: N77.2)
Kişisel eşyaların ve ev eşyalarının kiralanması ve leasingi (NACE kodu: 77.2) Noun, Trades-Professions
Repair of computers and personal and household goods (NACE code: S95)
Bilgisayarların, kişisel eşyaların ve ev eşyalarının onarımı (NACE kodu: 95) Noun, Trades-Professions
Repair of household appliances and home and garden equipment (NACE code: S95.2.2)
Evde kullanılan cihazlar ile ev ve bahçe gereçlerinin onarımı (NACE kodu: 95.22) Noun, Trades-Professions
Repair of other personal and household goods (NACE code: S95.2.9)
Başka yerde sınıflandırılmamış diğer kişisel eşyaların ve ev eşyalarının onarımı (NACE kodu: 95.29) Noun, Trades-Professions
Repair of personal and household goods (NACE code: S95.2)
Kişisel eşyalar ile ev eşyalarının onarımı (NACE kodu: 95.2) Noun, Trades-Professions
Retail sale of electrical household appliances in specialised stores (NACE code: G47.5.4)
Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda elektrikli ev aletlerinin perakende ticareti (NACE kodu: 47.54) Noun, Trades-Professions
Retail sale of furniture, lighting equipment and other household articles in specialised stores (NACE code: G47.5.9)
Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda mobilya, aydınlatma teçhizatı ve diğer ev eşyalarının perakende
ticareti (NACE kodu: 47.59)
Noun, Trades-Professions
Retail sale of other household equipment in specialised stores (NACE code: G47.5)
Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda diğer ev eşyalarının perakende ticareti (NACE kodu: 47.5) Noun, Trades-Professions
scrimp one's household
ev idaresinde cimri davranmak Verb
Wholesale of electrical household appliances (NACE code: G46.4.3)
Elektrikli ev aletleri toptan ticareti (NACE kodu: 46.43) Noun, Trades-Professions
Wholesale of household goods (NACE code: G46.4)
Ev eşyalarının toptan ticareti (NACE kodu: 46.4) Noun, Trades-Professions
Wholesale of other household goods (NACE code: G46.4.9)
Diğer ev eşyalarının toptan ticareti (NACE kodu: 46.49) Noun, Trades-Professions
be one of the household
yabancı olmamak Verb
common household
ortak ev hayatı
common household
ortak ev idaresi
equip a household
ev dayayıp döşemek Verb
family household
ev idaresi
family household
ev işleri Noun
fellow wife (in a polygamous household
ortak
fellow wife in a polygamous household
kuma
girl servant brought up in the household
besleme
have a large household
kalabalık ev halkı olmak Verb
head of the household
aile reisi
look after the household
evi geçindirmek Verb
manage a household
bir evi idare etmek Verb
purveyor to the royal household
(Br) Krallık (Saray) Müteahhidi
purveyor to the Royal Household
saray müteahhidi
purveyor to the Royal Household
krallık müteahhidi
scrimp ones'household
ev geçim parası vermede hasislik etmek Verb
television household
televizyonlu hane halkı (en az bir televizyonu olan hane halkı
television household
televizyon lu hane halkı
viewers per household
hane halkı başına televizyon seyreden kişiler (televizyonu seyreden ya da seyretmeyen hane halkında bir
televizyon programını seyreden ortalama insan
household appliance
ev aleti
household appliances
ev aletleri Noun, Home
household art
ev idaresi.
household assets
ev idaresine ait eşya
household assurance
ev idaresi sigortası Noun
household bill
ev idaresi için yapılan masraf pusulası
household bread
ev ekmeği
household budget
ev idaresi bütçesi
household chores
ev işi Noun, Home
household coat
aile arması
household commodities
ev ihtiyaç maddeleri Noun
household consumption
ev içindeki tüketim
household duties
ev işi Noun, Home
household economics
ev ekonomisi
household economy
ev tasarrufu
household effects
ev eşyası.
household employee
ev idaresi memuru
household equipment
ev teçhizatı
household essential
yaşam için gerekli ev eşyası Noun
household expenses
ev idaresi masrafları Noun
household expenses
ev geçindirme giderleri Noun
household filter
ev su filtresi
household franchise
(Br) aile reisinin oy hakkı
household fuel
sıvı yakıt
household furnishings
ev döşeme
household furniture
ev mobilyası Noun
household furniture
ev eşyası Noun, Home
household furniture
ev eşyaları Noun, Home
household goods
ev eşyası.
household head
aile reisi
household help
hizmetçi
household income
evin geliri
household income
ev geliri
household insurance
ev sigortası Noun
household items
ev eşyası Noun, Home
household items
ev eşyaları Noun, Home
household name
ticarethane adı
household name
özdeyiş
household name
herkesçe tanınan bir isim Noun
household operating costs
ev idaresi masrafları Noun
household operating costs
ev geçindirme giderleri Noun
household refuse
evin çöp saklama yeri
household refuse
ev çöplüğü
household requirements
ev ihtiyaçları Noun
household requirements
ev gereksinimleri Noun
household servant
hizmetçi
household servant
uşak
household soap
çamaşır sabunu
household stuff
ev idaresine ait eşya
household textiles
ev tekstili
household troops
muhafız birliği, hassa alayı: bir hükümdarı/sarayını koruyan askerî birlik.
household utensils
ev aletleri Noun, Home
household waste
evsel atık Noun, Environment-Ecology
household wear
ev giysisi
household word
her gün kullanılan sözcük
a household word
günlük kelime
electric-powered household gadget
elektrikli ev aleti
exhibition of household appliances
ev aletleri sergisi
inventory of household furniture
ev eşyalarının envanteri
labelling of household appliances
ev aletlerinin etiketlendirilmesi Noun
English-Turkish phrases from Zargan's own database