minutes

English-Turkish Translation

  1. Noun, Law tutanak
  2. tutanak, zabıt(name), toplantı tutanağı/zaptı, rapor.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

(meeting) minutes
zabıt
agreed minutes
(devletler hukuku) üzerinde anlaşmaya varılan protokol
appear in the minutes
zapta geçmek Verb
approval of minutes
zabıtların tasdiki
approve the minutes
zabıtları tasdik etmek Verb
approve the minutes
son toplantının tutanaklarını onaylamak Verb
approving the minutes
zabıtların tasdiki
attach to the minutes
tutanakları eklemek Verb
be on the spot within ten minutes
on dakika içinde orada olmak Verb
board minutes
yönetim kurulu toplantısı tutanakları Noun
board minutes
yönetim kurulu toplantı tutanağı
corporate minutes
karar defteri Noun, Companies Law
corporate minutes
bir anonim şirketin toplantı tutanakları Noun
corporate minutes
anonim şirketin toplantı tutanakları Noun
corporate minutes
(US) yönetim kurulu toplantı tutanakları Noun
corporation minutes
yönetim kurulu toplantı tutanakları Noun
draw up minutes
tutanak tutmak Verb
draw up minutes
zabıt tutmak Verb
engage the line for 20 minutes
hattı 20 dakika meşgul tutmak Verb
engage the line for twenty minutes
hattı yirmi dakika meşgul etmek Verb
engage the lob for twenty minutes
hattı yirmi dakika meşgul etmek Verb
entry into the minutes
zapta geçirme
in a matter of minutes
birkaç dakika içinde Adverb
keep the minutes
zabıt tutmak Verb
keeping of minutes
zabıt tutma
lesson period of 40 minutes
kırk dakikalık ders dönemi
lesson period of 40 minutes
40 dakikalık ders dönemi
meeting minutes
toplantı tutanağı Noun
prepaid minutes
kontür (cep telefonunda)
prepaid minutes
kontör (cep telefonunda)
read the minutes
tutanağı okumak Verb
reading the minutes
tutanakları okuma
record in the minutes
tutanakta bulunmak Verb
see someone for a few minutes
birini birkaç dakika görmek Verb
see someone for few minutes
birini birkaç dakikalığına görmek Verb
sign minutes
tutanakları imzalamak Verb
specimen minutes
protokol örneği
stay only a few minutes
birkaç dakika kalmak Verb
take the minutes
zabıt tutmak Verb
the show overran by about 15 minutes
temsil yaklaşık 15 dakika fazla sürdü
tick off the minutes
dakikalar geçip gitmek Verb
treasury minutes
Hazine bildirisi
vote for amendment of the minutes
tutanaklarda tadilat yapılması için oylamak Verb
vote for approval of the minutes
tutanağın onaylandığını belirtmek için oylama yapmak Verb
vote for the approval of the minutes
tutanağın onaylandığını belirtmek için oylama yapmak Verb
who will take the minutes
tutanağı kim tutacak ?
minutes (to keep)
tutanak
minutes as evidence
bir protokolün delil oluşturma gücü
minutes of a case
bir davanın mazbatası Noun
minutes of a meeting
zabıtname
minutes of a meeting
bir toplantının zabıtları Noun
minutes of a meeting
bir toplantının zabıt ptıları Noun
minutes of board meetings
yönetim kurulu toplantı zabıt ptıları Noun
minutes of board meetings (the board of directors)
yönetim kurulu toplantı zabıtları Noun
minutes of corporate meeting
şirket toplantıları tutanakları Noun
minutes of corporate meetings
şirket toplantıları tutanakları Noun
minutes of resolution
karar protokolü
minutes of the hearing
duruşma tutanağı Noun, Law
minutes of the meeting
toplantı zabıtları Noun
minutes of the meeting
oturum tutanakları Noun
minutes of the meeting
toplantı tutanakları Noun
minutes of the meeting
toplantı tutanağı Noun
minutes of the proceedings
dava tutanakları Noun
… minutes of silence
… dakikalık saygı duruşu Noun
15 minutes drive
arabayla on beş dakikalık yol
15 minutes grace
akademik personelin on beş dakika gecikmesi
adopt the minutes of the last meeting
tutanakları onaylamak Verb
be five minutes fast
beş dakika ileri gitmek Verb
be five minutes fast
(saat) beş dakika ileri gitmek Verb
be five minutes slow
(saat) beş dakika geri kalmış olmak Verb
confirm the minutes of the last meeting
son toplantının tutanaklarını onaylamak Verb
fifteen minutes'drive
arabayla on beş dakikalık yol
five minutes stop
beş dakikalık duruş
gain three minutes a day
günde üç dakika almak Verb
get in five minutes early (train)
(tren) beş dakika erken gelmek Verb
keep the minutes of the meetings
zabıt tutmak Verb
read and confirm the minutes of the preceding meeting
bir önceki toplantının tutanaklarını okuyup teyit etmek Verb
read and confirm the minutes of the preceeding meeting
bir önceki toplantının tutanaklarını okuyup teyit etmek Verb
read the minutes (of a meeting
bir toplantının zabıt ptılarını okumak Verb
take minutes of a conversation
bir konuşmanın tutanağını almak Verb
take the minutes as read
tutanağı okunmuş saymak Verb
take the minutes of a meeting
bir toplantının zabıt ptılarını tutmak Verb
ten minutes'walk
yürüyerek on dakikalık mesafe
English-Turkish phrases from Zargan's own database