Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
penetration
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Noun
delme, içine girme/ işleme, nüfuz etme.
Noun
içine geçme/ girip dağılma, sinme, hulûl etme.
Noun
feraset, nüfuzu nazar, (keskin) görüş/ zekâ, (çabuk) anlayış.
a mind of great acuteness and penetration.
Noun
etki, tesir.
Noun, Physics
girim: parçacıkların ve ışınımların özdek içine derinliğine sokulabilme özelliği.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
economic penetration
ekonomik haklar elde etmek suretiyle yabancı bir ulusun nüfuz elde etmesi
economic penetration
ekonomik nüfuz
economic penetration
bir memlekette stratejik yatırımlar yapmak
Verb
market penetration
piyasaya nüfuz (genellikle yüzde ile ifade edilen bir ürün ya da reklamın toplam kullanıcılar tarafından kabul görme derecesi
market penetration
piyasaya nüfuz
peaceful penetration
barış niyetiyle bir ülkeye girme
peaceful penetration
barış niyetiyle bir memlekete girme
sales penetration
satış nüfuzu (bir piyasada , bir ürünün tüketicisi ya da bir hizmetin kullanıcısı durumuna gelmiş kişilerin
o piyasadaki toplam nüfusa oranı
sales penetration
satış nüfuzu
penetration fas
girme fiyatı
penetration price
girme fiyatı
penetration pricing
en kısa sürede pazarın büyük hissesini ele geçirmek amacıyla ürünün başlangıç fiyatını düşük tutma stratejisi
penetration test
sızma testi
Noun, Information Technology
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.