sis

English-Turkish Translation

  1. Noun (bkz: sister ) (kısaltılmışı).
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

-sis
süreç, durum, hal vb. bildirir.
ör.: analysis, thesis. Suffix
-sis
hastalık bildirir.
ör.: polyneuritis, psoriasis . Suffix
English-Turkish phrases from Zargan's own database

Turkish-English Translation

  1. Noun, Environment-Ecology fog
  2. bank
  3. haziness
  4. haze
  5. mist
  6. brume
  7. murk
  8. vapo(u)r
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

buz sisi
ice mist
kebap şişi
spit
örgü şişi
knit- needle
örgü şişi
needle
pilicin şişi
chicken translate Noun, Food-Kitchen
sahil sisi
sea fog
tipik Londra sisi
a london particular
yer sisi
ground fog
ağır sis
dense fog
çisenti şeklinde yoğun sis
drizzling fog
deniz yüzeyinde yoğun sis
fog bank
dumanlı sis
smog
hafif sis
haze
ıslak sis
wet fog
kesif sis
thick fog
kesif sis
dense fog
sigara dumanının oluşturduğu sis
smaze
yoğun sarı sis
peasouper
yoğun sis
dense fog
yoğun sis
soup
sis açıcı
go fog
sis bankı
fog bank
sis bombası
smoke bomb Noun
sis çözücü
go fog
sis düdüğü
foghorn
sis düdüğü
fog horn Noun, Maritime Traffic
sis farı
fog lamp Transport
sis farı
fog light Transport
sis gibi kuşatmak
to fog Verb
sis havanı
smoke mortar Noun, Military
sis işareti
fog signal
sis ışıkları
fog lights Noun
sis kümeleri
patches of fog Noun
sis lambası
fog lamp Noun
sis oluşma
formation of fog
sis oluşması
formation of fog
sis örtüsü
veil of mist
sis örtüsü
fog patch
sis perdesi
shroud of mist Noun
sis perdesi
curtain of mist Noun
sis perdesi arkasında kalmak
to be veiled in mystery Verb
sis yüzünden hareket edememe
fog bound
sis yüzünden hareket edememek
to be grounded by fog Verb
arka sis lambası
rear fog lamp Noun
birşey üzerindeki sis perdesini aralamak
to blow the lid off something Verb
küçük bir alanı kaplayan sis parçası
fog patch Noun
ön sis lambası
front fog lamp Noun, Transport
yoğun bir sis içinde araba sürmek
to drive through a misty thickness Verb
şiş
skewer
şiş
broach
şiş
protuberant
şiş
gad
şiş
knitting needle
şiş
tumescent
şiş
bump
şiş
gathering
şiş
swollen place (on the body
şiş
protuberance
şiş
spit
şiş
swelling
şiş
distended
şiş
turgid
şiş
(food) cooked on a skewer
şiş
lump
şiş
swollen
şiş
bulge
şiş
tumefaction
şiş
tumor
şiş
apophysis
şiş
bloated
şiş
bunch
şiş
gibbosity
şiş
node
şiş
whelky
şiş kebabı
shish kebab
şiş kebap
shish kebab
ufak şiş
nodule
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Çok küçük su veya buhar tâneciklerinden ... etrâfa yayılan beyaz duman
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.

şiş
Şişmiş, şişkin
şiş
Silâh gibi ... sivri çubuk