Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
stumble
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
tökezleme(k), sürç(tür)me(k), düşecek gibi olma(k), köstekle(n)me(k).
He stumbled and fell.
sendeleme(k), sendeleyerek yürüme(k).
He stumbled about drunkenly.
dili sürçme(k), kekeleme(k).
to stumble through a speech.
yanılmak, yanlışlık yapmak, hataya düşmek, günaha girmek.
yanlışlık, hata, yanılgı, dil sürçmesi.
-
stumble along
: tereddütle ilerlemek, sendeleyerek yürümek.
stumble on/upon/across
etc.:
rastgelmek, rastlamak, tesadüf etmek, tesadüfen varmak/bulmak.
They stumbled on a little village.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
stumble in one's speech
dili dolaşmak
Verb
cause someone to stumble
sürçtürmek
Verb
stumble across
rastlamak
Verb
stumble at a straw
her şeyi sakıncalı bulmak
Verb
stumble in
tökezleyerek girmek
Verb
stumble in
sallanarak girmek
Verb
stumble in
sendeleyerek girmek
Verb
stumble into something
rastlantı eseri birşeye bulaşmak
Verb
stumble into something
birşeye rastlamak
Verb
stumble into something
şans eseri bulmak
Verb
stumble on
ayağı takılmak
Verb
stumble over
dili sürçmek
Verb
stumble over
teklemek
Verb
stumble over
ayağı takılmak
Verb
stumble over
kekelemek
Verb
stumble upon sth
ayağı bir şeye takılmak
Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.