subsidiary

English-Turkish Translation

  1. Noun, Competition Law bağlı teşebbüs
  2. yardımcı, muavin.
  3. tâbi, bağlı, ek, eklenik, mülhak, tâli, ikinci derecede önemli.
    subsidiary issues.
  4. şube, bayi, başkasına tâbi/bağlı olan kurum/kimse/şey.
  5. subsidiary company ile ayni anlama gelir. yan kuruluş, tâbi şirket.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

domestic subsidiary
memleket içi şube
export subsidiary
bağımsız ihracat firması
finance subsidiary
finansman kurumu
foreign subsidiary
memleket dışı şube
foreign subsidiary
memleket dışında kendi başına iş gören bağlı şirket
hotel subsidiary
otel şubesi Noun
loss-making subsidiary
zararda bulunan şube
marketing subsidiary
pazarlama şubesi Noun
wholly-owned subsidiary
tamamına sahip olunan bağlı ortaklık Noun, Accounting
subsidiary account
alt hesap Noun, Accounting
subsidiary account
tali hesap
subsidiary account
yardımcı hesap Noun, Accounting
subsidiary activity
yan faaliyet
subsidiary agreement
yan anlaşma
subsidiary bodies
tali kuruluşlar Noun
subsidiary bodies
tali organlar Noun
subsidiary brand
tali marka
subsidiary cashbook
yardımcı kasa defteri
subsidiary coin
gerçek değeri itibarî değerinden düşük para.
subsidiary coinage
(US) ufaklık para
subsidiary coins
iade
subsidiary coins
sübvansiyon
subsidiary commission
tali komisyon Noun
subsidiary committee
tali kurul
subsidiary committee
yardımcı kurul
subsidiary company
subsidiary ile ayni anlama gelir. yan kuruluş, tâbi şirket.
subsidiary contract
yan sözleşme
subsidiary corporation
tali şirket
subsidiary costs
yan giderler Noun
subsidiary earnings
yan kazanç
subsidiary employment
yan iş
subsidiary enterprise
tali firma
subsidiary establishment
tali işletme
subsidiary firm
şirket şubesi Noun
subsidiary force
yardımcı kuvvet
subsidiary income
tali gelir
subsidiary income
yan gelir
subsidiary journals
muavin yevmiyeler Noun
subsidiary law
ferdi hukuk
subsidiary ledger
muavin defter
subsidiary ledger
yardımcı büyük defter
subsidiary ledger
muavin büyük defter
subsidiary ledger
yardımcı büyük defteri
subsidiary money
ufak para
subsidiary office
şube
subsidiary organ
tali organ
subsidiary organ
yardımcı organ
subsidiary organization
alt teşkilat
subsidiary payments
(politika) nakdi yardım
subsidiary plant
yan tesis
subsidiary product
yan ürün
subsidiary product
tali ürün
subsidiary provisions
geçici yardım şartları Noun
subsidiary punishment
feri ceza
subsidiary sentence
ek ceza
subsidiary sentence
yan hüküm
subsidiary services
ek müşteri hizmeti
subsidiary source
ikincil kaynak Noun, Law
subsidiary source of income
ek gelir kaynağı
subsidiary source of income
tali gelir kaynağı
subsidiary treaty
nakdi yardım anlaşması
subsidiary trial balance
yardımcı hesaplar mizanı
subsidiary troops
yardımcı birlikleri Noun
subsidiary undertaking
kardeş işletme
subsidiary undertaking
yan girişim
subsidiary worker
yardımcı işçi
(wholly owned) subsidiary company (corporation)
yavru şirket
(wholly owned) subsidiary company (corporation)
bağlı şirket
account receivable subsidiary ledger
alacaklar muavin defteri
accounts payable subsidiary ledger
ödenecek hesaplar muavin defteri
parent- subsidiary relationship
(US) ana şirket ile yavru şirket arasındaki ilişki
English-Turkish phrases from Zargan's own database