tricks -> trick

  1. dümen (argo)
  2. kaşkariko (argo)
  3. katakulli (argo)
  4. kazık (argo)
  5. madik (argo)
  6. mandepsi (argo)
  7. tonga (argo)
  8. hile, oyun, desise, dolap, şeytanlık.
    to win by a trick: hile ile kazanmak.
  9. el şakası, kaba şaka.
    dirty/nasty/mean/shabby/scurvy trick: kaba şaka,
    argo eşek şakası.

    to play a dirty trick on someone: birine eşek şakası yapmak.
    the tricks of schoolboys.
  10. hüner, marifet, ustalık.
    He knows the trick of making others laugh: Herkesi güldürmekte ustadır.
  11. işin sırrı.
    the tricks of the trade: ticaret sırları.
  12. kurnazlık, kurnazca oyun/çare.
    a trick worth two of that: ondan daha iyi bir yol/çare.
    to discover
    the trick for doing something: bir şeyi yapmanın çaresini/usulünü keşfetmek.
  13. hokkabazlık, şaklabanlık, el çabukluğu.
  14. garip taraf, huy, hususiyet.
  15. garip/gülünç/nahoş âdet.
  16. (briç) bir devirde oynanan kâğıtlar.
  17. Maritime Traffic sıra, nöbet.
  18. çocuk, genç kız.
    a cute little trick: küçük sevimli bir çocuk.
  19. hünerli, marifetli, ustalıklı.
    a trick shooting, trick riding.
  20. hüner/ustalık göstermeye yarayan.
    a trick horse.
  21. zor, bilmece gibi, zekâ ve kurnazlık isteyen.
    a trick question in an examination paper.
  22. aldatmak, hile yapmak, kafese koymak, faka bastırmak. 16
    trick out/up: süslemek, bezemek, donatmak.
oynayacak çok kozu olmak, bir sürü gizli plânları/düzenleri olmak.
ayak oyunları Noun
iş hilesi
iş oyunu
iskambil kartı hilesi
oyun kartı hilesi
iskambil kağıdı oyunu
güveninıkötüye kullanma
dolandırıcılık, tavlama, kandırarak dolandırma. (Konuşma dilinde
con game denir). Noun
itlik
pis oyun
orospuluk
istenilen işi görmek Verb
işe yaramak Verb
zokayı yutmak Verb
uçuş akrobasi oyunu
hileyle birinden para koparmak Verb
hile ile birinden para koparmak Verb
(sporda) üstüste üç sayı kazanma. Noun
O ne kurnazdır/ne hinoğlu hindir!
gece nöbeti: gazete idarehanelerinde vb. akşamın geç saatinden sabahın erken saatlerine kadar tutulan nöbet.
adi oyun
gözbağı
aşağılık oyun
herşeyden haberi olmak, hiçbir şey gözünden kaçmamak.
bir hilekârlığın kurbanları Noun
bir şeyi hile ile elde etmek Verb
alavere dalavere yapmak Verb
kalleşlik etmek Verb
birine kötü bir oyun oynamak Verb
birine oyun oynamak Verb
düzen kurmak Verb
dolap çevirmek Verb
(US) marifetini göstermek Verb
O işimizi görür.
(allem edip kallem edip) maksadına erişmek, istediğini elde etmek, işini görmek.
manevra çevirmek Verb
tavlamak (argo) Verb
birine madik atmak (argo) Verb
işi halletmek Verb
cambaz bisikletçi. Noun
ruh hekimi. Noun
çizgi film
gösteri uçuşu
uçakla akrobasi hareketi yapma
bir meblağın sırları Noun
“çerez ver, yoksa karışmam ha!”
Halloween festivalinde kapı kapı dolaşan çocukların söylediği söz.
(film) trükaj
dümen yapmak Verb
iskambil kâğıtlarıyla yapılan oyunlar Noun
çok daha iyi yöntem
O ne kurnazdır/ne hinoğlu hindir!
Ben bundan âlâsını bilirim.
şeytana çarık giydirmek Verb
manitasını öğrenmek Verb
sadece tek bir işi iyi yapabilen kişi Noun
sadece tek bir alanda başarılı olan kişi Noun
azizlik etmek Verb
birine oyun oynamak Verb
birine oyun oynamak, azizlik etmek.
her çareye başvurmak Verb
hile dolap ne varsa başvurmak Verb
hat-trick Noun, Sports