birine tamamen güvenmek/bel bağlamak, her dediğini yapmak, bir dediğini iki etmemek, mutlak itaat göstermek.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        herşeye boyun eğmek, (bir kimsenin) her dediğini yapmak, eline ayağına kapanmak, her isteğine/emrine 
 uymak, dize gelmek. 
 I'll soon have him eating out of my hand: Yakında onu dize getiririm.
                        
                        
                     
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (a) (hayvan) yemini avuçtan almak, (b) 
 mec. pek uysal olmak, birinin avucunun içine bakmak, yuları ele vermek.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kendi çıkarı için savaşmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (a) zorlamak, icbar etmek, (b) ne yapacağını/niyetini açıklamak.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir işi üzerine almak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (a) bir şeyi başından atmak/savmak, (b) bir şeyden kurtulmak, (işi) tamamlamak.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        elini çekmemek, devamlı meşgul olmak.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir pazarlığı tokalaşarak sonuçlandırmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        el sıkarak anlaşmak, mutabık kalmak.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        evraklarını avukata teslim etmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birine kartıni vermek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birine kartını vermek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        malını mülkünü birine devretmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        vergi işlerini birine havale etmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        evraklarını avukata teslim etmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        yakın dövüş
                        
İsim, Askerlik                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        el inde boş bir ev olmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        eli kolu bağlı olmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birini avuç unda tutmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (birisini) avucunun içine almak, bir kimse üzerinde büyük nüfuz ve kudreti olmak.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        elinde, uhdesinde, yetkisi dahilinde. 
 in someone's hands: birisinin uhdesinde/ihtimamı altında. 
 
 in good hands: emin/güvenilir ellerde.
                        
                        
                     
                 
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        elini oyundan çekmemek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        pratiğini kaybetmemek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kozlarını elinde tutmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        ilgisini/alâkasını devam ettirmek, ilgisini kesmemek, bir işle sürekli olarak meşgul olmak, hünerini/melekesini 
 kaybetmemek, üstünde devamlı çalışmak.
                        
                        
                     
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir şehri avucunun içi gibi bilmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir şehri avucunun içiymiş gibi tanımak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        şehir hrii avucunun içiymiş gibi tanımak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        Motorlu veya pnömatik (hava basınçlı) el aletlerinin imalatı (NACE kodu: 28.24)
                        
İsim, Sanayi ve Zanaatler                        
                    
                 
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        yapabileceğinden fazlasını vadetmek veya yapmaya kalkışmak, boyundan büyük işe girişmek.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        elini cebine daldırmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        eline mikrop kaptırmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        matbaa harfi bir adresi matbaa harfleriyle yazmak adını matbaa harfleriyle
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        elini (para için) cebine atmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bismillah deyip işe başlamak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir işe gayretle girişmek.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birine el kaldırmak, dövmeye yeltenmek.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir belgeye imza atmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir belgeyi imzasıyla tasdik etmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (gerçek niyetini/maksadını) açıklamak/açığa vurmak/ifşa etmek.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kendi eliyle imzalamak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kendi eliyle imza atmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birinin birşey yapmasını engellemek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        durumunu kuvvetlendirmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        yenilgiyi/mağlûbiyeti kabul etmek, pes demek, vazgeçmek.
                        
                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (or 
 mitt) 
 argo farkında olmadan/istemeyerek sırrını açığa vurmak, baklayı ağzından çıkarmak.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        para çalarken/suç üstü yakalanmak.
                        
                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        denemek, gayret etmek, çalışmak. 
 After trying his hand at politics, he soon went back into business.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (ilk defa olarak) bir işe girişmek, yapıp yapamayacağını denemek.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        dergi çıkarmaya kalkmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (a) öğrenmeye/alışmaya çalışmak, (b) bir işi ele almak, (c) becerikli olmak, eli her işe yakışmak.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        eli her işe yatkın olmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir şeyi eliyle tartmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        mektubu kendi eliyle yazmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        her şeyi kendi eliyle yazmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir şeyi kendi el yazısı ile yazmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir şeyi kendi eliyle yazmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        zabitten ayrı güverte bölümünde çalışan tayfa
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        görünmez el (rasyonel özçıkar peşinde koşmanın toplumca arzu edilen sonuçlar doğuracağı kavramı
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        üç ayaklı sepha kullanılmadan elde çekilmiş film
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (a) el ele, (b) elbirliğiyle, işbirliğiyle, beraber, yanyana. 
 Doctors and nurses work hand in hand  to save lives. Dirt and disease go hand in hand.
                        
                        
                     
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        faturaların muamelesini yapmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        zarif kaliteli yazı kâğıdı
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        yumruk yumruğa, göğüs göğüse. 
 to fight hand to hand.
                        
                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        matbaacılıkta el yapımı baskı klişesi
                        
                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        işarî oy
                        
Siyaset-Ulusl. İlişkiler                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        göğüs göğüse dövüşmek
                        
Fiil