kendi kaderini çizmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        zor durumlarda saygınlığını yitirmemek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        haline vakur bir şekilde katlanmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir şeye dikkat etmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                         great anteater ile ayni anlama gelir. büyük karınca yiyen  
(Myrmecophaga jubata): Amerikanın 
 tropik bölgelerinde yaşayan, boyu 1.80 m, yüksekliği 60 cm olan, karınca ile beslenen hayvan.
                        
İsim                        
                     
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kara ayı 
 (Ursus americanus): K. Amerikada yaşayan sık kahverengi tüylü ayı.
                        
                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        boz ayı: Amerika siyah ayısının kahverengine yakın olanı.
                        
İsim                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        boz ayı 
 (Ursus arctos): Avrupa ve Asyada sık ormanlarda, inlerde yaşayan, arka ayakları üstünde 
 yürüyebilen, tırmanıcı ve yüzücü, esmer-kahverengi tüylü ayı.
                        
İsim                        
                     
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bozayı: K. Amerikada yaşayan tür.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        sahip olduğu menkul kıymetler ya da emtiayı satan broker
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        ileri bir tarihte daha ucuz bir fiyatla geri satın alma beklentisiyle
                        
                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        sözleşmelerine bağlı kalmak için yükselen bir piyasadan hisse senedi almasını lüzumlu kılmayacak miktarda 
 hisse senedi bulunduran spekülatör
                        
                        
                     
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        korkunç ayı 
 (Ursus horribilis): KB Amerikada yaşayan iri, çok vahşi bir ayı. Tüyleri külrenginden 
 kahverengine kadar değişik renkte olur. Uzunluğu 2.5 m, omuz yüksekliği ≈ 1 m.
                        
İsim                        
                     
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bodur ayı 
 (Helarctos malayanus). Küçük, çarpık bacaklı, düzgün tüylü, meyve ve bal ile beslenen 
 bir tür ayı. 
 melayan bear, sun bear ile ayni anlama gelir.
                        
İsim                        
                     
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kinkaju 
 (Potos flavus): Orta ve G. Amerika ormanlarında yaşayan yumuşak kahverengi/sarı tüylü, 
 uzun kuyruğu ile dallara tutunup tırmanan, iri gözlü, küçük-ayıya benzer etobur hayvan. Uzunluğu 35 cm, kuyruğu 48 cm.
                        
İsim                        
                     
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        Kodiak ayısı 
 (Ursus middendorffi): Alaska. KB Kanada ve Kodiak adasında yaşayan iri boz ayı. Uzunluğu 
 2.70 m., ağırlığı 680 kg.' a ulaşır. 
 Kadiak bear, Kodiak ile ayni anlama gelir.
                        
İsim                        
                     
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kutup ayısı
                        
İsim, Zooloji                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        ilerde fiyatlar düşecek düşüncesiyle halen elinde bulundurmadığı
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        dudaklı ayı 
 (Melursus ursinus). Hindistanda yaşayan uzun ve kaba kıllı, dudaklarını öne doğru uzatabilen bir tür ayı.
                        
                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        oyuncak ayı
                        
İsim, Eğlence                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        borsada fiyatları indirmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        boz ayı, kutup ayısı
                        
İsim                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        hisse senetleri fiyatlarının düşme beklentisine dayanan spekülasyon
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        acısını bağrına basmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        silah taşımak, askerlik yapmak.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir şeye karşı silaha sarılmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (a) alıp götürmek, taşımak, uzaklaştırmak. 
 She bore the child away. (b) kazanmak, elde etmek. 
 
 to bear away the prize: ödül kazanmak. (c) 
 den. yönelmek, dümen kırmak. 
 to bear away for a point.
                        
                        
                     
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        borsa simsarlarınca fiyatları düşürüp ileride düşük fiyatlardan geri almak amacıyla çok sayıda ufak kupürleri borsaya sürmesi
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        fiyat düşürme kampanyası
                        
İsim                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                         panda ile ayni anlama gelir. panda  
(Ailurus fulgens): Himalayalarda yaşayan kırmızımsı-kahverengi 
 tüylü, yüzü beyaz halkalı, ayıya benzer etçil hayvan.
                        
                        
                     
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir brokerin halen sahip olmadığı hisseleri ya da emtiayı satması
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        sonra bunları daha ucuz bir fiyatla geri satın alarak kâr sağlaması durumu
                        
                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        mukayese edilebilmek, hemen hemen aynı değerde/ayarda olmak, boy ölçüşebilmek. 
 His novels bear comparison  with the most famous western writers.
                        
                        
                     
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (a) bastırmak, sıkıştırmak, ezmek, kırmak, yenmek, yenilgiye uğratmak. 
 Don't bear down so hard on  your pencil: Kalemini okadar fazla bastırma. 
 to bear down all resistance: bütün mukavemetleri kırmak. 
 His determined efforts at last bore down all opposition: Azimkâr gayretleri nihayet bütün muhalefeti yenilgiye uğrattı. (b) çabalamak, büyük gayret sarfetmek. 
 I bore down on my homework and got it done on time: Büyük gayret sarfederek ödevimi vaktinde yaptım. (c) 
 den. (hızla) yaklaşmak. 
 The ship was bearing down the channel at 12 knots. (d) (doğumda) ıkınmak. 
 The nurse will tell you when to bear down.
                        
                        
                     
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birinin üstüne gitmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birinin üstüne yürümek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        yalancı tanıklık etmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        ayı bahçesi: eskiden köpekleri saldırmak için ayıların barındırıldığı yer.
                        
İsim                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kargaşalık, curcuna, şamatalı/gürültülü yer/sahne.
                        
İsim                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        sıçan kuyruğu 
 (Yucca): zambakgillerden yaprakları çayıra benzer bir ot.
                        
İsim                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        yüksek referansları olmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        ayı kucaklaması: kuvvetli ve sıkıca kucaklama/sarılma.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        güreşte hasmı önden iki kolla sıkıca sarıp arka üstü düşürmeye çalışma.
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (eskiden) akıldâne: zengin veya soylu delikanlı ile seyahat eden özel öğretmen.
                        
İsim                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        alçakgönüllü davranmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        fiyatların düşme eğilimi gösterdiği piyasa
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        fiyatların düşmekte olduğu piyasa
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        çok sayıda spekülatörün olduğu piyasa
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        mukayese kabul etmemek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        geciktirilmeye gelmemek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        geciktirilmeye gelmemek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        uzaklaş(tır)mak, ayrılmak. 
 to bear off from the land: karadan uzaklaşmak.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birşeyle bağlantılı olmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birşeyi tüm gücüyle bastırmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birşey üzerinde etkili olmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birşeyle ilişkili olmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        fiyat düşürme spekülasyonu
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        desteklemek, doğrulamak, teyit etmek, haklı çıkarmak. 
 The facts bear me out: Olaylar beni haklı 
 çıkarıyor. 
 This bears out what I said: Bu, söylediklerimi doğruluyor. 
 bear up: sabır ve tahammül etmek, katlanmak, (cesaretle) göğüs germek, yılmamak, cesareti elden bırakmamak. 
 bear up against pain: ağrıya/acıya katlanmak. 
 bear up against/under the misfortune: felakete göğüs germek. 
 bear up! Cesaret!
                        
                        
                     
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir savı desteklemek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birşeyi haklı çıkarmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        spekülasyon amacıyla bir araya gelenler
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (borsada) fiyatların düşmesi
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        ile mukayese kabul edebilecek durumda olmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        simsarlar tarafından fiyatları düşürmek için girişilen ve ileride oluşacak düşük fiyattan kolayca geri 
 alınabilecek şekilde ufak parçalar halinde bors
                        
                        
                     
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        borsada bir hisse senedinin fiyatıyla oynamak girişimi ile fiyatların düşeceği kanısında olan kişilerin toplu hareketi
                        
                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir şeyle ilişkisi olmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        düşük fiyattan tahvil satışı
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (Br) (borsa) fiyatlar düşerken satma
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (Br) düşük fiyattan tahvil satışı
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        düşük fiyattan tahvil satan
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (Br) düşük fiyattan tahvil satan
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        menkul kıymetler fiyatlarının düşmeye başlaması
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birine refakat etmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir şeye kolay katlanmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        borsada bir emtia veya menkul kıymet fiyatının düşmesinden yararlanma stratejisi
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        satıcıların söz verdikleri tarihte ve üzerinde anlaşmaya varılan fiyattan hisse senetlerini teslim etmeleri 
 için yaptıkları hareket
                        
                        
                     
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        belirli bir hisse senedi alıcılarının
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        fiyatların düşeceği beklentisiyle ileri tarihli anlaşma yapmış olanların
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        fiyatların yükselmesi durumuyla karşılaşmaları
                        
İsim                        
                    
                 
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        masrafları üstlenmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        masrafları yüklenmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        sorumluluğu üstlenmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        sorumluluğu üstüne almak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        fiyatları düşürerek hisse senetleri spekülasyonu yapmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        borsada spekülatörlerin yaptığı satış işlemi
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (Br) borsa spekülatörlerinin satış muamelesi (ileride fiyatın düşeceği umuduyla belli bir fiyat üzerinden 
 gelecekteki piyasalarda tahvil satması
                        
                        
                     
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kararlı şekilde davranmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kararlılık sergilemek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        sabretmek, sabırlı olmak, sabırla karşılamak/tahammül etmek, mazur görmek. 
 You must bear with his  bad temper, he has recently been ill: Huysuzluğunu mazur görmelisin, hastalıktan yeni iyileşti.
                        
                        
                     
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birine tahammül etmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        biri birşey yaparken beklemek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birşeyi yapmayı sürdürmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birşeye karşı sabırlı olmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (gemi) karaya doğru gitmek
                        
Fiil