(a) boş gezmek, vakit öldürmek, aylaklık/âvârelik yapmak, aylak aylak/avare dolaşmak, 
 argo havyar 
 kesmek. 
 He never does any work, he just fools about all day long. (b) eğlenmek, oyalanmak, dalga geçmek, erkek/kadın peşinde koşmak, (c) kendine aptal süsü vermek, aptal görünmek. 
 Stop fooling about! Aptallığı bırak! (d) 
 fool around with: kurcalamak, … ile oynamak.