üzerinden

Turkish-English Translation

  1. out of
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

Ana şebeke üzerinden gaz ticareti (NACE kodu: 35.23)
Trade of gas through mains (NACE code: D35.2.3) Noun, Trades-Professions
Ana şebeke üzerinden gaz yakıtların dağıtımı (NACE kodu: 35.22)
Distribution of gaseous fuels through mains (NACE code: D35.2.2) Noun, Trades-Professions
Gaz imalatı; ana şebeke üzerinden gaz yakıtların dağıtımı (NACE kodu: 35.2)
Manufacture of gas; distribution of gaseous fuels through mains (NACE code: D35.2) Noun, Trades-Professions
Posta yoluyla veya internet üzerinden yapılan perakende ticaret (NACE kodu: 47.91)
Retail sale via mail order houses or via Internet (NACE code: G47.9.1) Noun, Trades-Professions
Uydu üzerinden telekomünikasyon faaliyetleri (NACE kodu: 61.3)
Satellite telecommunications activities (NACE code: J61.3) Noun, Trades-Professions
Uydu üzerinden telekomünikasyon faaliyetleri (NACE kodu: 61.30)
Satellite telecommunications activities (NACE code: J61.3.0) Noun, Trades-Professions
(borsa) günlük rayiç üzerinden
at value
(borsa) şimdiki kur üzerinden
at present prices
... kadar faiz üzerinden
at interest
... kanuni faiz üzerinden
at legal interest
açık arazi üzerinden
cross- country
anlaşmaya varılan fiyat üzerinden
at the understood price
ayarlanabilir ipotek faiz oranı üzerinden
teaser
belli bir oran üzerinden
on a pro rata basis
belli bir oran üzerinden
on a prorata basis
borsa kuru üzerinden
(US) at the market
borsa kuru üzerinden
at the market
cari fiyat üzerinden
at the money
cari kambiyo kuru üzerinden
at the current rate of exchange
cari kur üzerinden
at the current exchange of
cari piyasa fiyatı üzerinden
at current market price
'de geçerli kambiyo kuru üzerinden
calculated at the rate of exchange ruling on ..
fiyatı üzerinden
at the rate of
günlük kur üzerinden
at current market
internet üzerinden
online Adverb
kadar faiz üzerinden
at interest
kanuni faiz üzerinden
at legal interest
kıymet bedeli üzerinden
ad valorem
kıymet üzerinden
valorem ad
kıymet üzerinden
ad valorem
kıymet üzerinden
according to value
kur üzerinden
at the exchange of
kuru üzerinden
at the parity of
mutabakata varılan fiyat üzerinden
at an arranged price
narh fiyatı üzerinden
at the officially determined price
sabit bir oran üzerinden
at a fixed rate
sabit fiyatlar üzerinden
at constant prices
şimdiki fiyatlar üzerinden
at present prices
şimdiki fiyatlar üzerinden
at present fass
şimdiki kur üzerinden
(stock exchange) at present prices
şimdiki tüketim oranı üzerinden
at the present rate of consumption
tam değeri üzerinden
at full value
tespit edilen fiyat üzerinden
at the established price
tespit edilen fiyat üzerinden
at the establised price
ucuz tarife üzerinden
at a cheap rate
uygun fiyat üzerinden
at the proper rate
verilen fiyat üzerinden
at the given price
verilen fiyat üzerinden
at the given fas
yüzde üzerinden
on a percentage basis
üzerinden atlamak
to hop Verb
üzerinden çıkarmak
to get something off Verb
üzerinden geçmek
to surmount Verb
üzerinden hızla geçmek
to shoot Verb
üzerinden iflas kararı kalkmamış müflis
undischarged bankrupt
üzerinden komisyon alınabilecek vasıtalar
commissionable media
üzerinden vergi alınan alkollü içkiler
excisable liquors Noun
üzerinden vergi ödemek
to pay duty on Verb
% 4 üzerinden faiz
interest at the rate of 4 %
(ticaret) bir şey üzerinden kontrolü kaldırmak
to lift a control Verb
360 gün üzerinden hesaplanan faiz
exact interest
360 gün üzerinden hesaplanan faiz
ordinary interest
365 gün üzerinden hesaplanan faiz
exact interest
5 , 000 dolar üzerinden envanter defterine kaydetmek
to inventory at 5 Verb
5 . 000 dolar üzerinden envanter defterine kaydetmek
000 dollars Verb
5,000 dolar üzerinden envanter defterine kaydetmek
to enter in the inventory at 5,000 dollars Verb
ağırlık esası üzerinden alınan vergi
application by weight
alacak hesap üzerinden ödünç alma
borrowing on accounts receivable
alış fiyatları üzerinden hesaplanan amortisman
depreciation calculated on original costs
arazi üzerinden vergi alma
state taxation
Atlantik'in üzerinden uçakla geçmek
to fly the atlantic Verb
banka hisse senetleri üzerinden vergi tahakkuku
assessment on bank stocks
banka kredileri üzerinden alınan faiz
interest on bank loans
başa baş değeri üzerinden ödenir
repayable at par
başabaş değer üzerinden tahsil
par collection
başabaş değer üzerinden takas
par clearance
başabaş değeri üzerinden ödeme
repayable at par
benzin üzerinden alınan vergi
gasoline tax
bir çekin parite üzerinden havalesi
par remittance
bir fiyat üzerinden pazarlık etmek
to negotiate a price Verb
bir hava sahası üzerinden uçmak
to fly over a territory Verb
bir meblağı % 60 üzerinden faize yatırmak
to invest a sum at 60 Verb
bir meblağı yüzde 6 üzerinden faize yatırmak
to invest a sum at 6 percent interest Verb
bir memleket toprakları üzerinden uçmak
to fly over a territory Verb
bir şey üzerinden faiz almak
to charge interest on sth Verb
bir şey üzerinden para kaybetmek
to loose money on sth Verb
bir şey üzerinden vergi almak
to lay a charge on sth Verb
bir şey üzerinden vergi almak
to impose a tax on sth Verb
bir yerin üzerinden uçmak
to overfly Verb
birbiri üzerinden geçmek
to intersect Verb
birini birşey üzerinden vergilendirmek
to tax someone on something Verb
birinin utangaçlığını üzerinden atmasını sağlamak
to draw out someone Verb
birşeyi birşey üzerinden ücretlendirmek
to charge something at something Verb
birşeyi üzerinden çıkarmamak
to keep something on Verb
birşeyin ücretini birşey üzerinden hesaplamak
to charge something at something Verb
birşeyin üzerinden düşmek
to come off something Verb
borsa fiyatı üzerinden satmak
(US) to sell at the market value Verb
borsa fiyatı üzerinden satmak
to sell at the market Verb
borsa hisseleri üzerinden vurgun yapmak
to bucket Verb
Br çek üzerinden alınan vergi
duty on a check (cheque ,)
cari değer üzerinden ödenen hasar tazminatı
commercial indemnity
ciro üzerinden alınan vergi
tax on turnover
ciro üzerinden komisyon
turnover commission
dağıtılan kârlar üzerinden alınan gelir vergisi
income tax on profit distributed
dağıtılan kârlar üzerinden alınan gelir vergisi
income tax on profits distributed
dedveyt kargo (ağırlık üzerinden hesaplanır
dead weight cargo
defter değeri üzerinden paraya çevirmek
to realize at book value Verb
değer üzerinden alınan gümrük vergisi
valorem ad (rate of) duty
değer üzerinden alınan vergi
valorem ad tax
değer üzerinden alınan vergi
ad valorem tax
değer üzerinden alınan vergi (spesifik verginin tersi
advalorem tax
değişik fiyat üzerinden yapılan borsa alım satımı
split transaction
depo envanteri üzerinden verilen kredi
warehousing loan
dolar üzerinden çıkarılan tahvil
bond denominated in dollar
dolar üzerinden işlem
dollar exchange
esas tarife üzerinden vergi ödemek
to pay tax at the basic rate Verb
eşinin kazancı üzerinden de aldığı vergi indirimi
earned income allowance
faizi yüzde 5 üzerinden hesaplamak
to compute 5 percent interest Verb
faizi yüzde 5 üzerinden hesaplamak
to compute 5 % interest Verb
fatura değeri (ürün) üzerinden satış vergisi
output tax
fatura tutarı üzerinden yapılan indirim
off invoice
gelir üzerinden alınan vergi
tax on income
gider üzerinden alınan vergiler
tax ex on expenditure
gider üzerinden alınan vergiler
taxes on expenditure Noun
girdiler üzerinden alınan vergi
input tax
götürü ücret üzerinden kiralama
charter by the lump
hisse sentleri üzerinden alınan faiz
interest on shares
ihracat üzerinden alınan vergi
levy on exports
İngiliz Lirası üzerinden hazırlanan senet
sterling bill
İngiltere'de kiracının kira üzerinden alınan vergileri
annual value Noun
itibari değer üzerinden geri ödeme
redemption at par
itibari değeri üzerinden peşin ödeme yükümlülüğü
true value rule
kalan değerler üzerinden amortisman ayırma yöntemi
double declining balance depreciation
kalan değerler üzerinden amortisman ayırma yöntemi
double rate depreciation
kambiyo kurlarını saptanmış kurlar üzerinden değişmeden bırakmak
to peg their exchange rates at par Verb
kâr payları üzerinden alınan vergi
dividends tax
kâr payları üzerinden yapılan vergi kesintisi
tax witholding on dividends
kârı oran üzerinden paylaşmak
to prorate pimss Verb
kazanç üzerinden alınan vergi
tax on earnings
kazanç üzerinden ödenen gelir vergisi
pay as you earn income tax
kitap üzerinden katma değer vergisi alınmıyor
books are zero rated (for VAT
madenler üzerinden alınan vergi (devlet payı
severance tax
maktu fiyat üzerinden yapılan sözleşme
fixed price contract
maliyet fiyatı üzerinden hesaplanan stok
inventory at cost
mallar üzerinden vergi almak
to levy a duty on goods Verb
mevduat üzerinden cari faiz
interest on deposits
miktar üzerinden yapılan indirim
quantity rebate
nakit üzerinden (hesap yapmak)
to base on cash
navlunun üzerinden tahakkuk ettirildiği yükleme tonu
shipping ton
net varlık oranı üzerinden kâr
profit on net worth ratio
nispet üzerinden ödenecek navlun
pro rata freight
nispet üzerinden ödenen navlun
prorata freight
nominal değer üzerinden geri ödeme
redemption at par
nominal meblağ üzerinden ödenebilir
redeemable at par
normal fiyatlar üzerinden kiraya vermek
to let at a full rent Verb
oran üzerinden bildirilen fiyat
pro-rata amount
örnek üzerinden sipariş vermek
to order goods from the sample Verb
parasını yüzde yedi faiz üzerinden yatırmış olmak
to have one's money in seven percents Verb
parite üzerinden ödeme
parity payments
piyasa değeri üzerinden değerlendirme
fair valuation
piyasa fiyatı üzerinden kote edilmiş
listed above the market price
sabit bir satış fiyatı üzerinden yapılan satış
outright sale
şahsın emlaki üzerinden ödediği vergi
personal-property tax
şahsın emlaki üzerinden ödediği vergi
(US) personal-property tax
satış hâsılatı üzerinden alınan vergi
turnover tax
satış üzerinden alınan vergi
tax on sales
satış üzerinden brüt kâr
gross profit on sales
satış üzerinden peşin iskontosu
cash discount on sales Noun
satışlar üzerinden peşin iskonto
discount on sale
satışlar üzerinden peşin iskontosu
discount on sales Noun
savaş çabalarından doğan kârlar üzerinden alınan vergi
war-profit tax
savaş çabalarından doğan kârlar üzerinden alınan vergi
war- profit tax
saydam kâğıt üzerinden kopya etmek
to trace over Verb
sermaye gelirleri üzerinden alınan vergi
(Br) capital-yields tax
sermaye gelirleri üzerinden alınan vergi
capital-yields tax
sermaye üzerinden alınan vergi
capital levy
sermaye üzerinden alınan vergi
tax on capital
sermaye üzerinden vergi almak
to levy taxes on capital Verb
sermaye üzerinden vergi almak
to make a levy on capital Verb
sermaye üzerinden vergi almak
to levy a tax on capital Verb
şirketin riziko üzerinden kendi üzerinde tuttuğu bölüm
self retention
son bir kez üzerinden geçmek
to dot the i's and cross the t's Verb
tam değer üzerinden yapılan sigorta
full value insurance
tam değer üzerinden yapılan sigorta
full coverage
tarımsal ürünler , madenler üzerinden alınan vergi
(government share) severance tax
tek fiyat üzerinden satış yapılan mağaza
five and-dime store
telefon üzerinden Internet bağlantısı
dial-up connection
toplam servet üzerinden vergi almak
to levy on the entire property Verb
toplam üzerinden indirim
mass discount
tüketim üzerinden alınan vergi
tax on consumption
üç ayrı döviz üzerinden arbitraj
triangular operation in exchange
üç yüz altmış gün üzerinden hesaplanan faiz
(US) exact interest
üç yüz gün üzerinden hesaplanan faiz
(US) ordinary interest
yabancı para üzerinden ihraç edilmiş tahvilat
foreign currency bonds
yayımlanan belli tarife üzerinden yük taşımak
to carry goods at published fares on set schedule Verb
yenileme maliyeti üzerinden hesaplanan amortisman
depreciation on the basis of replacement costs
yenileme maliyeti üzerinden hesaplanan amortisman
depreciation on the basis of replacement cost
yolunun üzerinden kaldırmak
to put out of the way Verb
yüksek meblağ üzerinden yapılan ipotek
floating lien
yüzde altı faiz üzerinden para yatırmak
to invest a sum at 6 percent interest Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database