bir kimsenin imkânları dahilinde
insanın hayattaki mevkiine göre
kendi ilkelerine göre hareket etmek
Verb
liyakatına göre yargılanmak
Verb
hak ettiği cezayı görmek
Verb
liyakatına göre ödüllendirilmek
Verb
maddi imkânlar dahilinde yardımda bulunmak
Verb
ayağını yorganına göre uzatmak.
(a) oranında, nisbetinde, derecesinde, göre, nazaran.
We see things differently according as we are rich or poor: Zengin veya fakir olduğumuza göre olayları farklı görürüz. (b) eğer, şayet, -e bağlı olarak.
(a) -e uygun olarak, … gereğince, (b) -e göre.
arranged according to size: büyüklüğe göre dizilmiş.
(c) -e göre, … mucibince.
according to me/to him: bana/ona göre.
according to everyone says: Söylediklerine göre.
genellikle kabul edilen muhasebe kurallarını göre
kurala uygun olarak, kural gereğince, doğru/tam bir şekilde.
genellikle kabul edilen muhasebe kurallarına göre
dosya kapsamına göre
Adverb, Law
memlekette âdet olduğu üzere
hesaplı hareket etmek
Verb
duruma göre hareket etmek
Verb
duruma göre hareket etmek
Verb
talimata göre hareket etmek
Verb
duruma göre hareket etmek
Verb
kurallara göre hareket etmek
Verb
boy sırasına göre düzenlemek
Verb
boy sırasına göre dizmek
Verb
birine liyakatına göre davranmak
Verb
öncelik sırasına göre dağıtmak
Verb
her şey tasarlandığı gibi oldu
plana göre hareket etmek
Verb
plana göre hareket etmek
Verb
programa göre cereyan etmek
Verb
nüfusu gelir düzeyine göre sınıflandırmak
Verb
tahmin edildiği üzere cereyan etti
tasarlandığı gibi gerçekleşti
yapılan beyanlara uymamakta
oyunu kurallarına göre oynamamak
Verb
bir oyunu kurallarına göre oynamamak
Verb
oyunu kurallarına göre oynamamak
işin kalitesine göre ödemek
Verb
işin kalitesine göre ödemek
Verb
sıra ile başkanlık etmek
Verb
sırası geldiğinde başkanlığı üstlenmek
Verb
birine layık olduğu şekilde muamele etmek
Verb