beak

English-Turkish Translation

  1. gaga, kuş gagası.
  2. (kaplumbağa ve diğer bazı hayvanlarda) sertleşmiş ağız.
  3. burun.
  4. ibrik ağzı, kuş gagasına benzer nesne.
  5. (bkz: proboscis ) (3).
  6. Botany bitki organlarının uzun /dar ucu.
  7. Maritime Traffic kayık/kadırga tığı: eski harp gemilerinde düşman gemisini tahribe yarayan sivri madenî burun.
  8. (a) yargıç, hâkim, (b) başöğretmen.
  9. bird's beak ile ayni anlama gelir. kemer vb.'de kuş gagası gibi çıkıntı.
  10. gagalamak, gaga ile vurmak.
  11. böcek hortumu.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

bird's beak
beak ile ayni anlama gelir. kemer vb.'de kuş gagası gibi çıkıntı.
English-Turkish phrases from Zargan's own database