Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
foothold
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Noun
ayak desteği, ayak basacak sağlam yer.
He climbed the steep cliff by finding footholds in cracks in the rock.
Noun
dayanak, istinatgâh, garantili mevki, ilerleme/yükselme va'deden sağlam iş/mevki.
He obtained a foothold
in the organization.
Noun
sağlamca yerleşme, kökleşme.
gain a foothold
: kökleşmek.
It is hard to break a habit that has
gained a foothold: Kökleşmiş bir alışkanlığı bırakmak zordur.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
trade foothold
ticari dayanak
foothold buying
bir şirketin ileride tümünü ele geçirmek amacıyla hisse senetlerinin zaman içinde küçük miktarlarda satın alınması
gain a foothold in another industry
başka bir sanayi dalında tutunmak
Verb
gain a foothold in another industry
başka bir endüstriye el atmak
Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.