malicious

become malicious

hainleşmek Verb

do something malicious

domuzluk etmek Verb

to become malicious

domuzlaşmak Verb

malicious abandonment

karı veya kocadan birinin diğerini haklı sebebe dayanmadan terki

malicious accusation

kötü niyetle , vicdansızca suçlama

malicious accusation

vicdansızca suçlama

malicious accusation

kötü niyetle

malicious act

kötü niyetli fiil

malicious act

kemlik

malicious arrest

kötü niyetle tutuklama

malicious arrest

haksız tevkif (kanunen yetkili merci tarafından , ancak haklı bir nedene dayanmadan yapılan tevkif

malicious arrest

kanunda öngörülmemiş olsa da yetkili bulunan merci tarafından nedene dayanmayan tutuklama

malicious arrest

haksız tevkif

malicious damage

kötü niyet zararı

malicious damage

kasti olarak yapılan hasar

malicious damage

kasdi olarak yapılan hasar

malicious demon

ifrit

malicious destruction

kötü niyetli imha

malicious destruction

kasıtlı imha

malicious falsehood

tezvircilik

malicious falsehood

(Br) çamurculuk

malicious gossip

kötü niyetle dedikodu yayma

malicious injury

kastı yaralama

malicious injury

kasten yaralama Noun, Law

malicious intent

kötülük yapma niyeti

malicious killing

taammüden cinayet

malicious mischief

(US) bir şeyi sırf malikini zarar ziyana sokmak niyetiyle kasten tahrip etme veya herhangi bir zarar verme suçu

malicious mischief

başkasının malına işlenen ızrar suçu

malicious or evil action

kötülük

malicious prosecution

haklı nedene dayanmayan cezai takibat

malicious prosecution

iftira (suçsuz olduğu bilinen bir kimsenin sırf onu ızrar maksadı ile cezai kovuşturmaya tabi tutulması

malicious prosecution

haklı sebebe dayanmayan cezai kovuşturma

malicious remarks

kötü niyetle yapılan gözlemler Noun

malicious traitor

hain

malicious trespass

kötü niyetle zarar verme

action of malicious prosecution

iftira davası Noun

to drop a malicious hint

balgam atmak Verb

with malicious intent

kasıt stı ile