output

English-Turkish Translation

  1. Noun, Information Technology çıkış
  2. Noun, Economics çıktı
  3. üretim, ürün, istihsal.
    steel output: çelik üretimi/istihsali.
    to increase one's daily output:
    günlük üretimini artırmak.
  4. verim.
    The output of a mine.
  5. Electronics çıkış: bir elektrik/elektronik cihazın alıcıya sağladığı güç/akım/gerilim miktarı.
    output current/voltage/power.
  6. (a) bilgisayarın dış üniteye gönderdiği bilgi, (b) bilginin dış üniteye aktarılması.
  7. (bir makinenin) çıkış gücü.
  8. üretmek, üretim/güç sağlamak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

(factory) day's output
günlük randıman
aggregate output
randıman toplamı
amount of output
verim miktarı
annual output
yıllık kapasite
annual output
randıman
annual output
yıllık verim
auto output
otomobil üretim hacmi
automobile output
otomobil üretimi
average output
ortalama verim
buffered output
tamponlamış çıktı
capacity of output
üretim kapasitesi
capacity output
kapasite verimi
car auto output
otomobil üretim hacmi
cartel output
kartelin üretim listesi
coal output
kömür verimi
computer output
bilgisayar kapasitesi
computer output
bilgisayar verimi
current output
halihazırdaki çıktı
current output
üretim miktarı
daily output
günlük verim
day's output
(fabrika) günlük randıman
delivery output
taşıma verimi
effective output
kullanılan kapasite
effective output
fiili verim
energy output
enerji randımanı
energy output
enerji verimi
engine output
makine verimi
factory output
fabrika randımanı
factory output
fabrika verimi
farm output
çiftlik üretimi
gas mind output
egkzost Noun, Automotive
group output
grup verimi
hourly output
saat başı verim
hourly output
saatlik randıman
increase in output
verim artışı
increased output
artan verim
individual output
kişi başına düşen verim
industrial output
sınai verim
industrial output
sınai randıman
information output
program neşriyatı
input/output
giriş/çıkış Information Technology
last year's output
geçen yılın üretimi
level of output
randıman seviyesi
limitation of output
verimin kısıtlanması
literary output
edebi eser
loss of output
randıman kaybı
man output
saatteki verim
manufacturing output
randımanı
manufacturing output
sanayi verimi
maximum output
azami kapasite
maximum output
azami randıman
mean output
ortalama verim
minimum output
asgari kapasite
money output
para ile değerlendirilen üretim miktarı
motor output
motor gücü
national output
milli verim
net output
net hasıla
net output
net hâsıla (gayri safi hâsıla ile üretimde kullanılan mal ve hizmetlerin maliyeti arasındaki fark
normal output
normal kapasite
peak output
en yüksek kapasite
per capita output
kişi başına verim (ülkenin gayri safi milli hâsılasının nüfusa bölünmesi
rate of output
randıman oranı
real output
gerçek kapasite
record output
rekor verim
reduce the output
verim düşürmek Verb
reduced output
indirilmiş kapasite
reduction of output
verimde azalma
restriction of output
verimin kısıtlanması
standard output
standart randıman
standard output
standart verim
steel output
çelik verimi
stepup in output
verimde artma
the country's output
memleketin toplam hâsılası
the domestic output
yerli hâsıla
top output
yüksek randıman
total output
toplam randıman
total output
toplam kapasite
unit of output
verim birimi
unsteady output
düzensiz verim
up its output
verimini yükseltmek Verb
vehicle output
taşıt aracı kapasitesi
vehicle output
taşıt araç kapasitesi
world output
sermaye üretimi
yearly output
yıllık verim
output a
randıman hedefi
output bonus
üretim primi
output capacity
(makine) kapasitesi
output contribution
üretim artışındakı katkı
output cost
üretim giderleri Noun
output cut
üretimde kısıtlama
output data
çıktı bilgisi
output device
çıkış aygıtı Information Technology
output evaluation
verim değerlendirme
output evaluation
verimlilik değerlendirilmesi
output figures
üretim rakamları Noun
output file
çıkış kütüğü Information Technology
output growth
hâsılatın artması
output in volume
üretim hacmi
Output Mode
Çıktı Kipi Information Technology
output of a colliery
bir kömür ocağının verimi
output of cars
otomobil üretimi
output of coal
kömür çıkarma
output of coal
kömür üretimi
output of crude steel
hamçelik üretimi
output per hour
saat başı verim
output potential
verim potansiyeli
output queue
çıktı kuyruğu Information Technology
output rate
kapasite
output restriction
üretim kısıtlaması
output stream
çıktı akışı
output table
çıktı tablosu Noun
output target
randıman hedefi
output tax
fatura değeri (ürün) üzerinden satış vergisi
output tray
çıkış tepsisi Information Technology
capital output ratio
sermaye hâsıla oranı
capital output ratio
sermaye hasıla oranı
gearbox output shaft
vites kutusu çıkış mili Noun, Transport
industries with low employment output ratio
düşük istihdam verimi oranlı sanayi
input- output analysis
girdi ve çıktı analizi
input- output control
girdi ve çıktı denetimi
input- output structure
girdi ve çıktı yapısı
intermediate output diversion
(bir ürünün üretilmesi için gereken) bozarak değiştirme süreci
literary output of the year
bir yıl içinde çıkan edebiyat eserleri Noun
match output to the absorption capacities
verimi piyasanın talep olanağına uydurmak Verb
standard output per shift
vardiya başı standart verim
English-Turkish phrases from Zargan's own database