relevant

English-Turkish Translation

  1. Adjective ilgili, alâkalı, -e ait.
    The relevant documents. All relevant information. This point is not really
    relevant and we had better move on … I can use all the material that is relevant . The film was relevant to what was discussed in class.
  2. Adjective münasip, uygun.
  3. Adjective bağıl, nispî, izafî.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

irrelevant
alakasız Adjective
legally relevant
kanunen uygun
relevant authority
ilgili makam
relevant cost
uygun maliyet (bir karar alma işleminde kullanılabilecek en uygun maliyet
relevant cost
uygun maliyet
relevant costs
ilgili masraflar Noun
relevant document
ilgili evrak
relevant document
ilgili belge
relevant evidence
işe yarar delil
relevant geographic market
ilgili coğrafi pazar Noun, Competition Law
relevant in law
kanunen uygun
relevant in point
yerinde
relevant in point
ilgili
relevant information
ilgili bilgi
relevant law
ilgili kanun Noun
relevant legislation
ilgili mevzuat Noun, Law
relevant market
ilgili pazar Noun, Competition Law
relevant market for the contract products
sözleşme konusu ürünler pazarı
relevant person
ilgili Noun
relevant product market
ilgili ürün pazarı Noun, Competition Law
relevant provisions
ilgili hükümler Noun
relevant provisions
ilgili hüküm kmüler Noun
... reads in relevant part: "..."
...'in ilgili kısmı şu şekildedir: "..."
all relevant facts
davanın esası ile ilgili bütün gerçekler Noun
consult the relevant literature
ilgili literatürü incelemek Verb
evaluate all relevant factors
bütün ilgili faktörleri değerlendirmek Verb
judge's duty to ensure that the parties present all relevant facts
hakimin davayı aydınlatma ödevi, hakimin davayı aydınlatma görevi, hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü Noun, Law
statement of claims relevant statements of fact and legal points
davanın esası ile ilgili talepler davanın esasına ait hususlar Noun
English-Turkish phrases from Zargan's own database