saklamak

Turkish-English Translation

  1. plant
  2. hold
  3. bury
  4. shade
  5. conceal
  6. obscure
  7. cloak
  8. mask
  9. blind
  10. bosom
  11. secrete
  12. Verb, Information Technology to save
  13. seclude
  14. hoodwink
  15. forbear
  16. Verb to blot out
  17. Verb to defend
  18. dern
  19. Verb to hold back
  20. Verb to lay up
  21. Verb to lie low
  22. Verb to pocket
  23. Verb to preserve
  24. Verb to protect
  25. Verb to put by
  26. Verb to reserve
  27. Verb to screen
  28. Verb to secrete
  29. Verb to shade
  30. Verb to stash
  31. Verb to stash away
  32. Verb to store
  33. Verb to stow
  34. Verb to stow away
  35. Verb to suppress
  36. Verb to take to earth
  37. Verb to hide
  38. Verb to conceal
  39. Verb to keep something secret from sb
  40. Verb to save something for
  41. Verb to keep something for
  42. Verb to set something aside for
  43. Verb to bury away
  44. Verb to cover
  45. Verb to hold
  46. Verb to hold something back
  47. Verb to keep
  48. Verb to plant
  49. Verb to retain
  50. Verb to veil
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

(fikirlerini , inançlarını , vb) saklamak
to cloak Verb
(sakla samanı gelir zamanı) ilerde kullanmak üzere saklamak
to keep for a later date Verb
ağzını kapalı tutmak (sır saklamak
to keep one's mouth shut Verb
ailesinden bir şey saklamak
to keep something secret from one's family Verb
antrepo da saklamak
to store in a warehouse Verb
avuç içinde saklamak
to palm Verb
bankada saklamak
to bank Verb
becerisini saklamak
to hide one's light under a bushel Verb
bilgi saklamak
to hold back information Verb
bir bataryayı veya askeri harekâtı düşmandan saklamak
to mask Verb
bir hakkı kendi için saklamak
to reserve a right for oneself Verb
bir hazine saklamak
to hide away a trasure Verb
bir hazine saklamak
to hide away a treasure Verb
bir kaçağı saklamak
to give shelter to a fugitive Verb
bir mektubu saklamak
to suppress a letter Verb
bir mektubun kopyasını saklamak
to keep a copy of a letter Verb
bir şeyi emaneten saklamak
to hold something for safekeeping Verb
bir şeyi kara gün için saklamak
to lay up something for a rainy day Verb
bir şeyi kendi harcamak üzere saklamak
to keep something for one's own spending Verb
bir şeyi kendi için saklamak
to keep something to himself Verb
bir şeyi kendine saklamak
to reserve a thing to oneself Verb
bir şeyi uğur getirsin diye saklamak
to keep something for luck Verb
bir vasiyetnameyi saklamak
to suppress a will Verb
biriktirip saklamak
to store away Verb
birinden bir şey saklamak
to withhold something from sb Verb
birinden gerçeği saklamak
to withhold the truth from sb Verb
birini saklamak
to give someone a hiding Verb
birşey saklamak
to keep something back Verb
birşeyi birinden saklamak
to keep something from someone Verb
birşeyi saklamak
to cover something up Verb
defter saklamak
to preserve books Verb
defterleri saklamak
to retain books Verb
'den bilgi saklamak
to hold out on Verb
depoda saklamak
to lie in a warehouse Verb
dosyaları saklamak
to preserve records Verb
düşüncelerini saklamak
to feign Verb
emaneten saklamak
to hold for safekeeping Verb
eski mektupları itina ile saklamak
to keep old letters Verb
evrak saklamak
to preserve documents Verb
evrakları kendi saklamak
to keep papers in one's possession Verb
evraklarını titizlikle saklamak
to keep one's records Verb
fikrini kendine saklamak
to hold one's counsel Verb
fikrini kendine saklamak
to keep one's counsel Verb
gelecek için saklamak
to lay up in lavender Verb
gelecek için saklamak
to put by Verb
gelecek için saklamak
to put by for the future Verb
gerçeği saklamak
to suppress the truth Verb
gerçek hislerini saklamak
to sail under false colours Verb
haberleri kendine saklamak
to keep the news to oneself Verb
halktan saklamak
to keep from the public Verb
heyecanını saklamak
to dissemble one's emotions Verb
hisse senetlerini kasada saklamak
to hold securities for safekeeping Verb
ihtiyat olarak saklamak
to reserve Verb
ilerisi için saklamak
to lay down Verb
izleri saklamak
to preserve traces Verb
kaçağı saklamak
to conceal a fugitive Verb
kalbinde bir sır saklamak
to hide away a secret in one's heart Verb
kara gün için saklamak
to put aside for a rainy d Verb
kara gün için saklamak
to put aside for a rainy day Verb
kararı kendine saklamak
to reserve one's decision Verb
kararını kendine saklamak
to reserve one's decision Verb
kayıtları saklamak
to preserve records Verb
kendi fikrini kendine saklamak
to keep one's own counsel Verb
kendine saklamak
to withhold Verb
kurutarak yiyecek maddelerini saklamak
to cure Verb
mahkeme için emaneten saklamak
to hold for the court Verb
mektup bu bun kopyasını saklamak
to keep a copy of a letter Verb
mektup buları saklamak
to keep letters Verb
mektupları saklamak
to keep letters Verb
mobilyayı depoda saklamak
(US) to warehouse furniture Verb
mobilyayı depoda saklamak
to store furniture Verb
mücevherlerini banka kasasında saklamak
to keep one's jewels in the vault Verb
muhasebe defterlerini saklamak
to preserve books Verb
para saklamak
to sock away Verb
para saklamak
to put money by Verb
paranın üstünü saklamak
to keep the odd money Verb
parasını bankada saklamak
to keep money at a bank Verb
satın alınan hisse senetlerini uzun süre saklamak
to salt- down stock Verb
sır olarak saklamak
to make a secret of Verb
sır saklamak
to button up one's lips Verb
sırrını saklamak
to keep one's cards to one's chest Verb
şişelere doldurup saklamak
to bottle up Verb
stoku gelecek mevsim için saklamak
to carry over stock from one season to the next Verb
vasiyetnameyi saklamak
to suppress a will Verb
yalan ile gerçeği saklamak
to gas sb Verb
yaşlılık için saklamak
to put away for one's old age Verb
yeni adla saklamak
to save as Verb, Information Technology
yiyecekleri buzlukta saklamak
to keep food on ice Verb
zihninde güzel anısını saklamak
to have a pleasant memory for sb Verb
emaneten saklamak için bankanın üstlendiği işlev
deposit function
itina ile saklamak için
for store
şaklamak
to make a loud cracking noise Verb
şaklamak
to snap Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Kaybolmaması, zarar görmemesi için belli ve ... bir yere koymak, kaldırmak
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.

şaklamak
Şak diye ses çıkarmak