stock

  1. Noun, Botany şebboy
  2. Noun, Economics hisse senedi
  3. maden ocağı hisse senedi
  4. boneyard ile ayni anlama gelir. domino oyununda herkes pullarını aldıktan sonra geri kalan pullar.
  5. Noun mevcut mal, stok, depo malları, satılacak mal.
  6. Noun çiftlik hayvanları, 3 hisse senedi, sermaye hissesi.
  7. Noun ağaç gövdesi, kütük, tomruk, direk, kazık.
    to stand like a stock: kazık gibi durmak.
  8. Noun soy, nesil, nesep, ırk, silsile, sülâle, aşiret, kabile.
  9. Noun dil ailesi.
  10. Noun menşe, asıl.
  11. Noun çorba için hazırlanan et suyu.
  12. Noun ham madde.
  13. Noun dayak, destek, iskele, taban, altlık.
  14. Noun (tüfek/tabancada) kundak.
  15. Noun (top arabasında) dingil.
  16. Noun sap, kabza, tutamak.
  17. Noun, Machines pafta kolu.
  18. Noun izabe edilecek maden, dövülerek şekil verilecek maden.
  19. Noun üzerine aşı yapılan dal.
  20. Noun aşı filizinin alındığı dal.
  21. Noun, Botany şebboy
    (Mathiola incana).
  22. Noun, Zoology mürekkep organizma.
  23. Noun (iskambil) oyuncuya dağıtılmayan kâğıtlar.
  24. Noun büyük boyunbağı.
  25. Noun tiyatro trupu/repertuvarı.
  26. Adjective elde bulunan, depoda mevcut.
  27. Adjective basmakalıp, beylik, alelâde, basit, bayağı, âdi, harcıâlem.
    a stock excuse. a stock greeting such as “Good morning”.
  28. Adjective damızlık (çiftlik hayvanı).
    a stock mare.
  29. Adjective hayvan+, cins hayvan yetiştirilen.
    stock farming: (çiftlikte) hayvan yetiştirme.
  30. Adjective hisse senedi+.
  31. Adjective, Theatre (a) repertuvarda bulunan, (b) bir oyunda birlikte oynayan.
  32. Verb mal yığmak, depolamak, istif etmek, stok yapmak, mal ile doldurmak.
  33. Verb mağazada satılacak mal bulundurmak.
  34. Verb sermaye tedarik etmek.
  35. Verb çiftlik hayvanı yetiştirmek/temin etmek.
  36. Verb tüfeğe kundak takmak.
  37. Verb filiz sürmek.
  38. Verb (tarlaya yonca, çimen vb. tohumu) ekmek.
bütün stoku satın almak Verb
çalışanlara pay edindirme programı Noun, Management
stokunu elden çıkarmak Verb
memleketteki iç siyasal durumu düzeltmek Verb
parasını güvenli hisse senetlerine yatırmak Verb
parasını menkul değerlere yatırmak Verb
parasını menkul kıymetlere yatırmak Verb
anonim şirket Noun, Civil Law
mal stokunu tasfiye etmek Verb
Demir yolu lokomotifleri ve vagonlarının imalatı (NACE kodu: 30.2) Noun, Trades-Professions
Demir yolu lokomotifleri ve vagonlarının imalatı (NACE kodu: 30.20) Noun, Trades-Professions
deposunu yeniden doldurmak Verb
deposunu yeniden doldurmak Verb
geçerli senet
borsada çok alınıp satılan hisse senetleri Noun
hazır
mevcut
bir şirketin ihraç edebileceği her türlü menkul değer
(US) yeni ihraç olunmuş hisse senedi
devamı gerekli malın bulundurulması zorunlu olan asgari çeşit ve miktarları Noun
temel stok
muharrer hisse senedi
hamiline muharrer hisse senedi
(US) ücretsiz dağıtılan hisse senedi
tampon stok
nakden ödenmesi kabil öncelikli hisse senedi
muhtelif seriler halinde çıkarılan hisse senetleri Noun
muamelesi takas odasınca yapılabilecek menkul kıymet
sınai şirketlerden farklı olarak
tazminat akçesi
külliyetli depo mevcudu
geri ödeme süresi gelmiş tahvillerin yerini alması amacıyla çıkarılan yeni tahviller
değiştirilebilir rüçhanlı hisse senedi
konvertibl hisse
şirketin sermayesini teşkil eden hisse senetleri Noun
bono, borç senedi, tahvil
imtiyazsız hisse senedi
tevdi edilmiş hisse senetleri Noun
Amerika ve Kanada menşeli menkul değerler
işçinin satın aldığı şirket hisse senetleri Noun
çiftlik envanteri
ana sermaye
asli hisse senedi
altın stoku
yüksek değerli hisse senetleri Noun
(Br) alıcıya tahvil verilmediği ancak isminin İngiltere Bankası'nın kayıtlarına geçirildiğine dair bir
tescil vesikasının verildiği hükümet borç sened
faiz getiren hisse senet dileri Noun
faiz getiren hisse senetleri Noun
faize karşı duyarlı hisse senetleri Noun
ihraç edilmiş hisse senetleri Noun
ihraç edilmiş hisse senedi
ana sermaye
ikinci derece emisyon
alay konusu
asli hisse senedinde büyük iştiraki olan rüçhanlı aksiyon
(US) resmen kote edilmiş senetler
kote edilmiş hisse senedi
bir şirketin aktifindeki varlıkları teminat göstermeden aldığı nakit borç
müdüriyetin mülkiyetinde bulunan ve birden çok oy hakkı olan hisse senetler
(US) yönetim kurulu hisse senetleri Noun
emtia stoku
bir ülkenin toplam para rezervi
(US) bir memleketin toplam para rezervi
değiştirilemez senetler
ek ödemesiz ve vergisiz hisse senet dileri Noun
dönem başı stoku
adi hisse senedi
(US) ana sermaye
ana sermaye
ilk hisse senetleri Noun
dağıtılmış hisse senedi sermayesi
serbest alınıp satılabilen hisse senetleri Noun
(US) borsa dışında serbest alınıp satılabilen hisse senetleri Noun
borsa dışında serbestçe alınıp satılabilen hisse senetleri Noun
tamamı ödenmiş hisse senedi
nominal değerli hisse senedi
(Br) (bir bankada) teminat olarak rehin tutulan hisse senetleri Noun
fiziksel stok (satış ya da değiştirme fiyatı ile yapılan , belirli bir zamanda eldeki stok malın sayımı
fiziksel stok
toplam nominal sermaye ile gerçekleştirilmiş sermaye arasındaki fark
(Br) tercihli hisse senedi
imtiyazlı hisse senedi
(US) tercihli hisse senedi
(US) kurucu hisse senedi
fiyatı düşmüş ama yeniden eski fiyat seviyesine tırmanacağı beklenilen bir hisse senedi
itfa edilebilir
kalan stok
rezerv deposu Noun
borsada elden çıkarılabilir değerli kâğıtlar
sürümü olmayan mal
(US) spekülasyon hisse senedi
envanter fazlası
tokmak
borsada her an satılıp alınabilir durumda olan senet
senet fiyatları belirli seviyeye çıktığında
toplam sermaye
devamlı borç tahvili (belirli bir vadesi olmayan , dolayısıyla süresiz olarak faiz ödemeli olan tahvil
birleştirilmiş borç
(Br) konsolide tahvil
konsolide tahvil (önceden ihraç edilmiş türlü tahvilleri bir araya getirerek konsolide edilmeleri sonucu ihraç edilmiş tahvil
borsa da kote edilmemiş hisse senedi
taahhüt edilmemiş hisse senedi
havagazı gibi kamu hizmetleri sağlayan bir şirketin hisse senetleri Noun
(US) oy hakkı olan hisse senedi
silah stoku
kelime haznesi
envanter tutma
hisse senedi alma hevesi
(kitapçı) depo düzenleme
seri mallar Noun
hisse senedi ek ödemesi
stokta mevcut olma
hisse senedi bankası Noun
dinlendirilmiş bira
(US) hisse senedi ihracı ile ödenebilir senet
hisse senedi fiyatlarının yükselmesi
sığır yetiştirme
esham ve tahvilat komisyoncusu
stok oluşturma
hisse senetli sermaye
(US) hisse senedi kapitalizasyonu yarış için gerekli değişiklikler yapılmış araba
hisse senetleri Noun, Companies Law
görüldüğünde ödenecek özel tip kambiyo senedi
anonim şirket
stok değer kaybı
hisse sermayesinin devalüasyonu
stok yatırımı
hisselere yapılan yatırım
borsada hisse senedi alım satımında bulunan komisyoncu
envanter
(US) hisse senedi çoğunluğu
mandıracı
depo yöneticisi
(US) hisse senedi opsiyon hakkı
hisse opsiyonu
hisse senedi sahipliği
basmakalıp sözler
hisse senedi portföyü
hisse senedi acyosu Noun
hayvan yetiştirici
mandıracı
depo indirimi
hisse senedi sertifikası makbuzu
hisse senedi kayıt defteri
stok tasfiyesi
pay defteri Noun, Accounting
hisse senetleri defteri kayıt memurluğu
depo doldurma
depo talepleri Noun
mal deposu Noun
ambar
envanter
stok azalması
film arşiv malzemesi
stok firesi
depo boyu
envanter alma
hisse senedi ticareti
stok devir hızı
stok değerlemesi
(Br) hisse senedi sertifikası Noun
depo işi