suffer

  1. Verb acı çekmek
  2. Verb zarar görmek, zarara uğramak.
    The vines suffered from the frost. One's health suffers from overwork.
  3. Verb tutulmak, müptelâ/duçar/mustarip olmak.
    suffer from a weak heart: kalbi zayıf olmak.
  4. Verb cezasını çekmek.
    suffer for one's misdeeds: Yaptığı fenalıkların cezasını çekmek.
    You will
    suffer for it: Bunun cezasını çekeceksin.
  5. Verb idam olunmak.
  6. Verb (zarara, zayiata vb.) uğramak.
    The batallion suffered heavy losses: Tabur ağır zayiata uğradı.

    to suffer change/defeat: değişikliğe/bozguna uğramak.
  7. Verb çekmek, katlanmak, tahammül/müsamaha etmek.
    I do not suffer fools gladly: Ahmaklara hiç tahammülüm yoktur.
  8. Verb müsaade etmek, izin vermek, bırakmak.
    Will you suffer us to leave: Gitmemize izin verir misiniz?
cep harçlığı eksilmek Verb
çektiği acıyı başkasına göstermemek Verb
kefaretinıödemek Verb
kahır Noun
mazlumiyet Adjective
çektirmek Verb
inletmek Verb
ıstırap vermek Verb
bir değişikliğe uğramak Verb
düşmeye uğramak Verb
hakkında gıyap kararı alınmak Verb
değer kaybetmek Verb
değer kaybına uğramak Verb
kendinden bekleneni yapamama duygusu duymak Verb
zarara uğramak Verb
ciddi kayba uğramak Verb
(borsa hisse senedi fiyatları) hafif düşmek Verb
(askerlik) küçük bir başarısızlığa uğramak Verb
frikik vermek Noun
kazaya uğramak Verb
gölgede kalmak Verb
avaryayı yüklenmek Verb
zayiat vermek Verb
zulüm çekmek Verb
zulüm görmek Verb
zarara uğramak Verb
hasar görmek Verb
zarar görmek Verb
hasara uğramak Verb
zarar ziyana uğramak Verb
ölmek Verb
çürütülmek Verb
kendi aleyhinde gıyap kararı alınmasına boyun eğmek Verb
mağlubiyete uğramak Verb
mağlup olmak Verb
yenilmek Verb
yenilgiye uğramak Verb
gecikmek Verb
sefalet çekmek Verb
mali güçlük çekmek Verb
ceremesini çekmek Verb
birşey yüzünden ıstırap çekmek Verb
birşeyden mustarip olmak Verb
birşeyin acısını çekmek Verb
kafası şişmek Verb
kabızlık çekmek Verb
yüksek tansiyonu olmak Verb
acemilik çekmek Verb
belleğini yitirmiş olmak Verb
hafıza kaybı çekmek Verb
akıl hastası olmak Verb
bakımsızlıktan kötü durumda olmak Verb
birşeyden mustarip olmak Verb
birşeyi çekmek Verb
sıcak havanın etkilerini çekmek (sıcak havadan rahatsız olmak Verb
hasretinıçekmek Verb
savaş sonuçlarının acısını çekmek Verb
çağdaş yaşamın gerginliğini çekmek Verb
kıvranmak Verb
çile çekmek Verb
mihnet çekmek Verb
meşakkat çekmek Verb
cehennem hayatı yaşamak Verb
bir kazada zarar ziyana uğramak Verb
nakliye sırasında hasar görmek Verb
yaralanmak Verb
incinmek Verb
kazada meydana gelen iç kanamaları olmak Verb
kazada yer alan iç kanamaları olmak Verb
kanuni takibata uğramak Verb
kayba uğramak Verb
zarar etmek Verb
zarara uğramak Verb
itibarını kaybetmek Verb
telefat vermek Verb
zayiat vermek Verb
birçok ufak tefek mahrumiyet çekmek Verb
beden acısı çekmek Verb
bağrına taş basmak Verb
cezaya uğramak Verb
kalıcı hasara uğramak Verb
zarara uğramak Verb
zamanaşımına uğramak Verb, Law
misillemeye uğramak Verb
birinin varlığına katlanmak Verb
ağır yaralanmak Verb, Medicine
deniz kazasına uğramak Verb
deniz kaza sına uğramak Verb
ağır hasar görmek Verb
birşey geçirmek Verb, Medicine
birşeye yakalanmak Verb, Medicine
birşeyden mustarip olmak Verb, Medicine
ana tarifeden vergi ödemek Verb
vergi kesmek Verb
kaynaktan vergilenmek Verb
stopaj kesmek Verb
avaryayı yüklemek Verb
vebal altında kalmak Verb
birşeyin sonuçlarına katlanmak Verb
acısını görmek Verb
acısını çekmek Verb
azap çekmek Verb
(gemi) kazaya uğramak Verb
haksızlığa uğramak Verb
kıvrandırmak Verb
aptallara tahammül edememek Verb
aptallara hiç tahammülü olmamak Verb
kurların hafif düşmesi