unfair

  1. Adjective adil olmayan
  2. Adjective adaletsiz
  3. Adjective haksız
  4. Adjective insafsız, haksız, adaletsiz.
    an unfair trial. unfair methods. an unfair critic.
  5. Adjective hileli, taraf tutan, tek taraflı.
    an unfair judgment.
  6. Adjective oransız, nisbetsiz, aşırı, lüzumundan fazla.
    an unfair share.
haksız avantaj
haksız rekabet
haksız rekabet Noun, Civil Law
haksız rekabet yöntemleri Noun
haksız rekabet uygulamaları Noun
(Br) gerekçesiz işten çıkarma
haksız işten çıkarma
gerekçesiz işten çıkarma
haksız işten çıkarma hükümleri Noun
taraf tutan duruşma
adaletsiz duruşma
adaletsiz gelir dağılımı Noun, Economics
adil olmayan çalışma uygulamaları Noun
adil olmayan çalışma uygulaması
(sendika , US) işveren kara listesi
(US) kara liste
boykot listesi
hileli yollar Noun
haksız rekabet yolları Noun
haksız rekabet yöntemleri Noun
kanuna aykırı işler Noun
(US) haksız fiyat ayırımı uygulama
tüketici sözleşmelerindeki haksız koşullar Noun
haksız rekabet
kaçak ticaret
haksız muamele
adil olmayan yargılama Noun, Law
adaletsiz ücretler Noun
adil olmayan ücret
gerekçesiz işten çıkarıldığı iddiasında bulunmak Verb
işverenle işçi arasındaki ücret sözleşmesine karşı gelmeyi ifade etmek Verb
yeni bir kitabı haksız yere tenkit etmek Verb
haksız rekabete girişmek Verb
birinin cehaletinden yararlanmak Verb