çok ağır sorumluluk taşımak, ağır sorumluluk altında olmak.
Birinci Dünya Savaşı
Proper Name, History
Birinci Cihan Harbi
Proper Name, History
dünyada başarı kazanmak
Verb
İkinci Dünya Savaşı
Proper Name, History
İkinci Cihan Harbi
Proper Name, History
Birinci Dünya Savaşı
Proper Name, History
Birinci Cihan Harbi
Proper Name, History
dünya standartlarında
Adjective
dünyanın dört bir yanındaki ...
Adjective
dünyanın her yerinde
Adverb
dünyanın dört bir yanında
Adverb
dünyanın dört bir köşesinde
Adverb
herkes, bütün cihan.
all the world to someone: (birisi için) herşey, bütün varlık, en kıymetli
şey.
My home is all the world to me.
dünyanın dört bir yanında
Adverb
meslek hayatına başlamak
Verb
iş dünyası
Noun, Management
birinci dünya ülkeleri
Noun
dünyanın siyasal güç bloku içindeki en çok sanayileşmiş olan ülkeleri
Noun
birçok Batı Avrupa ülkesi
dünyanın her yerinde ulusların içinde yaşayan
Asya ve Latin Amerika'da dünyanın en yoksul ve azgelişmiş ülkeleri
Noun
uluslarınkinden ayrı kültürleri olan gruplar
hür dünya: komünist veya totaliter yönetim altında olmayan milletler topluluğu.
Noun
dünyanın dört bir yanından
Adverb
gayb alemi
Noun, Religion-Faith
gayb
Noun, Religion-Faith
dünya yolculuğuna çıkmak
Verb
yeryüzü, dünya, arz.
Noun
ahiret, ölüler dünyası, cehennem.
Noun
dünya adamı, ehlidil, dünya halini bilir/halden anlar adam.
Noun
dört boyutlu uzay: dördüncü boyut zamandır. Her olay bu uzayda bir nokta ile simgelenir.
Noun
(a) cehennem, ölüler diyarı, (b) ahiret, öbür dünya.
tecrübeli/güngörmüş kadın.
dünya düzenini korumak
Verb
dünyanın jandarması (Amerika'nın Komünist olmayan sınırlarda bekçilik sorumluluğunu üstüne almasına saldırı deyimi
dünyadan elini ayağını çekmek
Verb
dünyadan elini eteğini çekmek
Verb
dünyadan elini eteğini çekme
iyi kötü geçinip gitmek
Verb
ABD'leri ve Rusya dışında
dünyanın endüstrileşmiş ülkeleri
Noun
üçüncü dünya
Noun, Anthropology
bütün dünyayı gezmek
Verb
dünyadan elini eteğini çekmek
Verb
Dünya Bankası Grubu (Dünya Bankası ve onun yan kuruluşları olan Uluslararası Finans Kurumu ve Uluslararası Kakınma Birliği
daha iyisi olmayan kişi ya da şey
dünya ekonomik şartları
Noun
dünyadaki ekonomik durum
Noun, Economics
dünyanın ekonomik kalkınması
dünya ekonomik kalkınması
dünya ekonomisi
Noun, Economics
dünya tarihi
Noun, History
dünya para rezervleri
Noun
dünya para rezervleri
Noun
ABD Doları ve İngiliz Sterlini gibi uluslararası borçların ödenmesinde kullanılan herhangi bir para
iş dünyası
Noun, Management
satın alıcılar dünyası
Noun
dünya piyasasında fiyatların düşmesi
dünya görüşü
Noun, Anthropology
dünya savaşı
Noun, Military
evrensel, dünya çapında, cihanşümul, âlemşümul, yaygın, geniş.
In 1930 during the world-wide = world wide economic depression.
Adjective
pek çok, dünya kadar.
a world of money: dünya kadar para.
dünya barışını tehdit eden şey
çok değer vermek, çok sevmek.