1. Sıfat yüklü, dolu.
  2. Sıfat (silah) dolu, doldurulmuş.
  3. Sıfat (söz, beyanat, ifade vb.) aldatıcı, yanıltıcı, şaşırtıcı.
    a loaded question.
    The argument was
    loaded in his favor: Deliller onun lehine değiştirilmişti.
  4. Sıfat (zar) hileli, bir tarafı ağırlaştırılmış.
  5. Sıfat sarhoş, zom.
  6. Sıfat çok zengin, yükünü tutmuş.
    Let him pay, he is loaded : O zengindir, bırak masrafı o ödesin.
toplam maliyet, herşey dahil maliyet, doğrudan ve dolaylı maliyetler toplamı İsim, Muhasebe
Yüklü elektronik kart imalatı (NACE kodu: 26.12) İsim, Sanayi ve Zanaatler
ağır yüklü
dolu silah
usturpa
hileli zar
yüklü fiyat
dökme mal yüklü
cereyanlı hat
elektrik yüklü hat
(sigorta) munzam prim
çift anlamlı ifade
tam yüklenmiş durumda ağırlık
endişe dolu
çok sayıda menkul değeri olmak Fiil
menkul değerlerle sıkı teminat altına alınmış olmak Fiil
tam yüklü gemi
yer yokluğundan yüklenemeyen mallar İsim