1. davranmak, muamele etmek.
    to treat someone with respect: bir kimseye saygılı davranmak.
    treat
    someone like a child: birine çocuk gibi muamele etmek.
  2. saymak, telâkki etmek.
    to treat a matter as unimportant: bir hususu önemsiz saymak.
    treat something
    as a joke: bir şeyi şaka telâkki etmek, işi şakaya vurmak.
    treat something seriously: işi ciddî telâkki etmek/ciddiye almak.
  3. sağaltmak, tedavi etmek, iyileştirmek.
    to treat a patient with medication. to treat someone for rheumatism.
  4. irdelemek, müzakere/münakaşa etmek.
  5. geliştirmek, temsil etmek.
    to treat a theme realistically.
  6. kimyasal işleme tabi tutmak, muamele etmek.
    to treat a substance with an acid.
  7. ikram etmek, ağırlamak.
    I treated myself to a new car: Kendime yeni bir araba aldım.
  8. ikramda bulunmak, ziyafet çekmek.
    He treated them to dinner.

  9. treat of: bahsetmek, incelemek, ele almak.
    a work that treats of the cast system in India.
  10. ısmarlamak, (yemek vb.) masrafı ödemek.
    I will treat you to a drink: Size bir içki ısmarlayacağım.
    It
    is my turn to treat .
  11. anlaşma koşullarını görüşmek, pazarlık etmek.
    treat for peace: barış koşullarını görüşmek.
    treat
    with: (a) müzakereye girişmek, (b) ikramda bulunmak, ikram etmek.
  12. ikram, ziyafet, şölen.
  13. zevk, zevk veren şey.
    It is a treat to listen to him: Onu dinlemek bir zevktir.
    This cool breeze is a real treat.
  14. ikram etme, ağırlama, ziyafet çekme.
  15. ısmarlama/masrafı ödeme sırası.
    stand treat: ısmarlanan şeyin hesabını ödemek.
keyfi muamele İsim, Hukuk
hesabı ödeme sırası kendine gelmiş olmak Fiil
insanlık dışı muamele İsim, Ceza Hukuku
birinin hesabına olmak Fiil
yedirip içirme
ağırlama
herkesin kendi masrafını ödediği toplu eğlence. Sıfat
iyi muamele
kötü muamele etmek Fiil
icaba davet Hukuk
(Br) ihaleye teklif vermeye çağrı
ihaleye teklif vermeye çağrı
okul bayramı
okul gezisi
başkalarına ikram etmek.
“çerez ver, yoksa karışmam ha!”
Halloween festivalinde kapı kapı dolaşan çocukların söylediği söz.
çok etkili olmak Fiil
mucize yaratmak Fiil
harikalar yaratmak Fiil
...'e ...'den farklı muamele etmek İsim
...'e ...'den farklı davranmak Fiil
...'e insanca muamele etmek Fiil
bir konuyu türlü açılardan ele almak Fiil
konu yu üstünkörü ele almak Fiil
bir konuyu üstünkörü ele almak Fiil
bir konuyu baştan aşağı işlemek Fiil
bir konuyu en ince ayrıntısına kadar hakkını vererek işlemek Fiil
bir şeye hayal ürünü diyerek önemsememek Fiil
aşağılamak Fiil
mahrem olarak ele almak Fiil
gizli olarak ele almak Fiil
bir konuyu baştan sona ayrıntılarıyla ele almak Fiil
barış anlaşması yapmak için müzakerelere girişmek Fiil
mahrem olarak ele almak Fiil
bir konuyu tam gizlilikle ele almak Fiil
tecrit politikasına çekilmek Fiil
istihfaf etmek Fiil
paşa gibi ağırlamak.
bahsetmek Fiil
ilginç bir konudan söz etmek Fiil
yabancı ülkelerden söz etmek Fiil
kanser araştırmalarındaki ilerlemeleri konu etmek Fiil
kendine bir şişe şarap ısmarlamak Fiil
kendine güzel bir hafta sonu tatilini uygun görmek Fiil
paraya kıyıp kendine yeni bir palto almak Fiil
hırpalamak Fiil
birine layık olduğu şekilde muamele etmek Fiil
birine solda sıfır gibi davranmak Fiil
düşmanlık etmek Fiil
birine kendisinin eşitiymiş gibi muamele etmek Fiil
birine ayakta tedavi gören hasta muamelesi yapmak Fiil
birine kaba davranmak Fiil
birine karşı soylu davranmak Fiil
nabzına göre şerbet vermek Fiil
birine gereken ilgiyi göstermemek Fiil
gönül okşamak Fiil
birine çocukmuş gibi davranmak Fiil
birine çocuk muamelesi yapmak Fiil
birisine köpek muamelesi yapmak.
birine lord muamelesi yapmak Fiil
birine köpek muamelesi yapmak Fiil
birine aynı seviyedeymiş gibi davranmak Fiil
birine akşam yemeği ısmarlamak Fiil
birine bir şey ikram etmek Fiil
hoş tutmak Fiil
birine kek ikram etmek Fiil
birine karşı saygısızca davranmak Fiil
birine insan gibi davranmak Fiil
birine saygısızca muamele etmek Fiil
antlaşmak Fiil
müzakereye girişmek Fiil
birine ikram etmek Fiil
izaz etmek Fiil
düşmanla barış müzakerelerine girişmek Fiil
Fransız hükümetiyle müzakereye girişmek Fiil
biri için büyük zevk olmak Fiil
cömertçe para harcamak Fiil