1. Sıfat değersiz, kıymetsiz, âdi.
  2. Sıfat liyakatsiz, lâyık/müstahak olmayan, yakışmaz.
değmez, lâyık değil.
Occupations so trifling as to be unworthy of his full attention: Tüm dikkatine
değmez ufak tefek işler.
I am unworthy of the honor you propose: Bu şerefe lâyık değilim.
yaraşmaz, yakışmaz.
behavior unworthy of a king: bir krala yakışmaz davranış.
inanılacak cinsten değil
güvenilmez
saygı gösterilmeye layık olmamak Fiil