Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

(anniversary of one's) birthday
yaşdönemi
(one's) circle of friends
muhit
abandonment of one's family
karı kocadan birinin ailesini terk etmesi İsim
apple of one's eye
gözbebeği.
She is the apple of my eye: O benim gözbebeğimdir.
badge of rank
rütbe işareti İsim, Askerlik
be ahead of one's competitors
rakipleri arkada bırakmak Fiil
be ahead of one's time
zamanının ilerisinde olmak Fiil
be ahead of one's time
zamanınin ilerisinde olmak Fiil
be neglectful of one's appearance
üstüne başına dikkat etmemek Fiil
be out of one's element
huzursuz olmak Fiil
be sure of one's lobs
rolünü iyi ezberlemiş olmak Fiil
become divested of one's nationality
tabiiyetten ıskat olmak Fiil
become divested of one's nationality
vatandaşlığını kaybetmek Fiil
bulk of one's business
bir kimsenin işinin büyük kısmı
burst of a blood vessel
damarın patlaması İsim, Tıp
burst of a blood vessel
damarda yırtılma İsim, Tıp
burst of a blood vessel
damar yırtılması İsim, Tıp
burst of color
renk patlaması İsim
catch one's death of
az kalsın ölmek, öleyazmak.
He fell in the icy water and almost caught his death of cold.
certified copy of a judgement
ilâm İsim, Hukuk
cockles of one's heart
kalbinin derinlikleri(ni), bütün kalbi(ni).
warm the cockles of one's heart
k.d. neşelen(dir)mek,
çok sevin(dir)mek, sevince/neşeye gark etmek/olmak, mutlu/memnun etmek/olmak.
It warmed the cockles of my heart: Beni çok sevindirdi.
condition of one's health
kişinin sağlık durumu
consolidation of one's position
mevkiini sağlamlaştırma
consummation of one's ambition
kişinin büyük arzusunu gerçekleştirmesi İsim
Convention on the Jurisdiction of the Selected Forum in the Case of International Sales of Goods
Uluslararası Satış Sözleşmelerinde Seçilen Mahkemenin Yetkisine Dair Sözleşme İsim, Uluslararası Hukuk
Convention on the Law Governing Transfer of Title in International Sales of Goods
Uluslararası Satış Sözleşmelerinde Mülkiyet Hakkının Devrini Belirleyecek Hukuka Dair Sözleşme İsim, Uluslararası Hukuk
curtailment of one's holiday
iznini kısa kesme
day of judgment
kıyamet günü İsim, Din ve İnanç
degree of freedom (DoF)
serbestlik derecesi İsim, İstatistik
deprivation of liberty
hürriyetten yoksun kılma İsim, Hak ve Özgürlükler
descendants of the donors
vakıf evlatları İsim
desertion of one's party
partisinden ayrılma
devest someone of one's rights
birini haklarından mahrum etmek Fiil
discovery of one's assets
(iflas) malvarlığını açıklama
dispose of one's business
işini satmak Fiil
dispose of one's opponents
düşmanlarını bertaraf etmek Fiil
dispose of one's possessions
varını yoğunu elinden çıkarmak Fiil
dispose of one's property
malını elden çıkarmak Fiil
dispose of one's time
vaktini dilediği gibi harcamak Fiil
dispose of one's time
zamanını dilediği gibi kullanmak Fiil
dispose of one's time
vakit ktiinıdilediği gibi harcamak Fiil
dissipation of one's fortune
servetini israf etme
edifice of one's hope
birinin büyük umudu
evasion of one's duties
görevlerini yapmaktan kaçınma
execution of one's duty
görevini yapma
exhibition of one's knowledge
bilgisini gösterme
export of goods
mal ihracatı İsim, Ticaret
export of goods
emtia ihracatı İsim, Ticaret
export of goods
ticari mal ihracatı İsim, Ticaret
export of services
hizmet ihracı İsim, Ticaret
export of services
hizmet ihracı İsim, Ticaret
expression of one's will
irade beyanı
extension of one's holiday
iznini uzatma
failure of consideration
ivazın ifa edilmemesi İsim, Sözleşme Hukuku
failure of consideration
bedelin ödenmemesi İsim, Sözleşme Hukuku
failure of consideration
ivazın yetersiz hale gelmesi İsim, Sözleşme Hukuku
failure of consideration
bedelin yetersiz hale gelmesi İsim, Sözleşme Hukuku
fall short of one's a
hedefine ulaşamamak Fiil
feelings of guilt
suçluluk duygusu İsim, Psikoloji
first-degree court of appeals
istinaf mahkemesi İsim, Hukuk
forfeiture of one's property
emlakine el konulması
freedom of religion and conscience
din ve vicdan özgürlüğü İsim, Hak ve Özgürlükler
fruition of one's labour
çalışmasının semeresi
general power of attorney
genel vekaletname İsim, Hukuk
general principles of law
hukukun genel ilkeleri İsim, Hukuk
get out of one's duties
görevlerinden kaçmak Fiil
get quit of one's debts
borçlarından kurtulmak Fiil
give proof of one's nationality
vatandaşlığını ispatlamak Fiil
go out of one's head
akılıni oynatmak Fiil
grow out of one's clothes
çocuk büyüdükçe giysileri dar gelmek Fiil
have nothing of one's own
kendine ait bir şeyi olmamak Fiil
head of the class
sınıf birincisi İsim, Eğitim
hearing of expert
bilirkişinin dinlenmesi İsim, Hukuk
hearing of witness
tanığın dinlenmesi İsim, Hukuk
heir of one's body
murisin füruları İsim
high conception of one's duties
kişinin kendi görevlerinin tam bilincinde olması
Imperial Edict of Reorganization
Tanzimat Fermanı Özel Isim, Tarih
improve one's stocks of learning
bilgi hazinesini genişletmek Fiil
in course of one's employment
çalışıldığı süre içinde
in fear of one's life
birinin hayatından endişe etmek Fiil
indivisible unity of the state
devletin bölünmez bütünlüğü İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
indivisible unity of the territory and nation of the state
devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
instrument of authorization
yetki belgesi İsim, Uluslararası Hukuk
instruments of ratification
onay belgeleri İsim, Uluslararası Hukuk
interception of communications
iletişimin denetlenmesi İsim, Ceza Hukuku
jealous of one's rights
haklarını titizlikle koruma
laws of physics
fizik kanunları İsim, Fizik
laws of physics
fizik yasaları İsim, Fizik
liquidate one's stock of goods
mal stokunu tasfiye etmek Fiil
lock or tress of the hair of one's beloved
zülüf
loss of the sense of smell
koku kaybı İsim, Tıp
loss of the sense of taste
tat kaybı İsim, Tıp
love of my life
hayatımın aşkı İsim
maintenance of one's rights
hakların korunması
make use of one's name
adından yararlanmak Fiil
Manufacture of articles of fur (NACE code: C14.2)
Kürkten eşya imalatı (NACE kodu: 14.2) İsim, Sanayi ve Zanaatler
Manufacture of articles of fur (NACE code: C14.2.0)
Kürkten eşya imalatı (NACE kodu: 14.20) İsim, Sanayi ve Zanaatler
Manufacture of other products of first processing of steel (NACE code: C24.3)
Çeliğin ilk işlenmesinde elde edilen diğer ürünlerin imalatı (NACE kodu: 24.3) İsim, Sanayi ve Zanaatler
Manufacture of other products of wood; manufacture of articles of cork, straw and plaiting materials (NACE code: C16.2.9)
Diğer ağaç ürünleri imalatı; mantar, saz, saman ve benzeri örme malzemelerinden yapılmış ürünlerin imalatı (NACE kodu: 16.29) İsim, Sanayi ve Zanaatler
matter of aggravation
ağırlaştırıcı sebep İsim, Ceza Hukuku
matter of extenuation
hafifletici sebep İsim, Ceza Hukuku
matter of mitigation
hafifletici sebep İsim, Ceza Hukuku
member of the press
basın mensubu İsim, Medya ve Yayıncılık
misuse of one's rights
bir hak kın kötüye kullanılması
nature of the offence
suçun niteliği İsim, Ceza Hukuku
neglect of one's duties
görev ihmali
net of VAT
KDV hariç Zarf, Muhasebe
None of your business.
Seni ilgilendirmez. Cümle
None of your business.
Sana ne? Cümle
None of your business.
Seni alakadar etmez. Cümle
objective elements of crime
suçun maddi unsurları İsim, Hukuk
objective elements of the offense
suçun maddi unsurları İsim, Ceza Hukuku
of one's own
kendi/şahsî malı, kendine/şahsına ait.
of one's own accord
kendi akseptansı
of one's own accord
kendi rızasıyla
of one's own accord
kendiliğinden
of one's own accord
hodbehot
of one's own accord
kendi isteğiyle
of one's own account
kendi kararıyla
of one's own will
kendi özgür iradesiyle
of one's own will
kendi özgür irade siyle
off of one's rocker
çılgın deli
one's cup of tea
(bir kimse için) uygun, münasip, çekici, sevilen/arzu edilen şey.
Playing cards isn't my cup of tea,
let's watch television instead: İskambilden hoşlanmam, onun yerine televizyon seyredelim.
one's hour of death
vade
one's man of business
temsilci
one's nearest of kin
en yakın akraba
out of one's beat
bir kimsenin bilgisi/tecrübesi/uzmanlığı dışında.
He said that computer programming is off his beat.
out of one's gourd
deli, kaçık.
out of one's head
(a) deli, kaçık, çıldırmış, zıvanadan çıkmış, (b) çılgın, hezeyan halinde, mantıksız, akıl ve muhakemesini kaybetmiş.
out of one's mind
(a) deli, kaçık, çıldırmış, zıvanadan çıkmış, (b) çılgın, hezeyan halinde, mantıksız, akıl ve muhakemesini kaybetmiş.
out of one's mind
(a) deli, kaçık, (b) (tamamen) unutulmuş.
Out of sight, out of mind: Gözden uzak olan gönülden de uzak olur.
out of one's own resources
kendi imkânlarından
out of one's turn
sıra dışından
out of one's turn
sıra beklemeden
pass out of one's mind
aklından çıkmak Fiil
peril of one's life
hayati tehlike
persons of small means
dar gelirliler İsim, Ekonomi
persuade someone of the truth of one's statement
birini söylediğinin doğru olmadığına inandırmak Fiil
pillars of faith
imanın esasları İsim, Din ve İnanç
pressing of one's point
fikrinde ısrar etmek Fiil
privacy of one's house
bir kimsenin hanesinin dokunulmazlığı
product of one's brain
zihin ürünü
prolongation of one's absence
iznin uzatılması
promulgation of laws
yasaların yayımlanması İsim, Hukuk
proof of one's identity
kimliğin ispatı
quorum of decision
karar yeter sayısı İsim, Hukuk
quorum of meeting
toplantı yeter sayısı İsim, Hukuk
recollections of one's childhood
çocukluğundan anılar İsim
recovery of one's health
şifa
relations of domination
tahakküm ilişkileri İsim, Sosyoloji
remove of one's furniture
eşyasının nakli
renouncement of one's citizenship
vatandaşlıktan vazgeçme
renouncement of one's property
mülkünden feragat etme
resignation of one's right
bir haktan feragat
resources of one's own
kendi öz kaynağı
retrieval of one's fortune
servetini yeniden ele geçirme
revise one's opinions of sb
biri hakkındaki fikirlerini yeniden gözden geçirmek Fiil
rights of the child
çocuğun hakları İsim, Hak ve Özgürlükler
rules of court
mahkeme içtüzüğü İsim, Hukuk
run of one's teeth
ücretsiz
serve one's time of imprisonment
hapis cezasını tamamlamak Fiil
Shari'a of Allah
Allah'ın şeriatı Özel Isim, Din ve İnanç
shipwreck of one's hopes
umutların boşa gitmesi
shorn of one's money
parasından olmuş
short of breath
nefes nefese Sıfat, Tıp
six pillars of faith
imanın altı şartı İsim, Din ve İnanç
special power of attorney
özel vekaletname İsim, Hukuk
specimen of (one's) handwriting
el yazısı örneği
Stay out of it!
Sen karışma! Cümle, Deyim
Stay out of it!
Sen bu işe burnunu sokma! Cümle, Deyim
Stay out of this!
Sen bu işe karışma! Ünlem, Deyim
Stay out of this!
Sen burnunu sokma! Ünlem, Deyim
subjective elements of crime
suçun manevi unsurları İsim, Hukuk
submission of one's passport
pasaportun takdimi
suspend payment of one's debts
borçlarını ödemeye ara vermek Fiil
suspend the execution of a penalty
cezanın infazını ertelemek Fiil, Ceza Hukuku
suspension of studies
kayıt dondurma İsim, Eğitim
suspension of the penalty
cezanın ertelenmesi İsim, Ceza Hukuku
suspension of the pronouncement of a judgement
hükmün açıklanmasının geriye bırakılması İsim, Ceza Hukuku
take care of one's money
parasını dikkatle sarfetmek Fiil
take one's leave of sb
birinden izin alarak gitmek Fiil
talk out of the back of one's neck
saçma sapan konuşmak Fiil
talk out of the corner of one's mouth
iğneli sözler söylemek Fiil
the acquittal of one's conscience
vicdanı rahat etsin diye
The Hunchback of Notre-Dame
Notre Dame'ın Kamburu Özel Isim, Dil ve Edebiyat
to be out of line
haddini aşmak Fiil
to be out of line
çizgiyi aşmak Fiil
top of one's career
mesleğinin doruğunda
top of one's power
gücünün doruğunda
top of the class
sınıf birincisi İsim, Eğitim
Treaty of Sèvres
Sevr Antlaşması Özel Isim, Tarih
unilateral declaration of intent
tek taraflı irade açıklaması İsim, Medeni Hukuk
vacate one's place of business
işyerini boşaltmak Fiil
vacation of one's seat
sandalyesini boşaltma
vindication of one's rights
haklarının korunması
wash one's hands of
elini eteğini çekmek, artık karışmamak, ilgilenmemek, sorumluluğu üzerinden atmak, sıyrılmak.
wash one's hands of
(a) elini eteğini çekmek, ilişiğini kesmek, ilgisi kalmamak.
We washed our hands of politics long
ago. (b) sorumluluğu üzerinden atmak, işi başından savmak.
The school washed its hands of the students' behaviour during spring recess.
watch someone out of the tail of one's eye
birini göz ucuyla izlemek Fiil
withdrawal of one's suit
(US) davasını geri alma
work of art
sanat eseri İsim
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.