[flag]

korsan bayrağı: siyah zemin üzerine beyaz kafatası resmi bulunan bayrak. Noun
kara bayrak: gemide kolera salgını olunca çekilen ve milletlerarası işaretlerde L harfini gösteren iki
sarı, iki siyah kareli bayrak.
blackjack ile ayni anlama gelir.
Noun
mavi zambak
(Iris prismatica, I. versicolor). Noun
damalı bayrak
konsolosluk bayrağı
başka ülke şirketlerine ait gemileri tescil eden bazı ufak ülkelerin ulusal bayrakları Noun
bayrak indirmek Verb
sancakla selamlamak.
(dürülmüş) bayrağı açma
bayrak göstermek Verb
bayrağı açmak Verb
tehlike bayrağı
düşman bayrağı
avrupa bayrağı
sahte bayrak Noun
bandıra Maritime Traffic
bayrak, sancak, bandıra, flâma.
The Turkish flag: Türk bayrağı.
The regimental flag: Alay
sancağı.
hang the flag at half-mast: bayrağı yarıya indirmek.
flags hanging at half-mast as a sign of sorrow.
admiral's flag: fors.
flag captain: amiral gemisi süvarisi.
black flag: korsan bayrağı/bandırası.
house flag: kumpanya bayrağı.
the white flag: beyaz bayrak, mütareke/teslim filâması.
yellow flag: sarı bayrak (karantina işareti).
flag of convenience: kaçamak bayrağı: vergiden kaçmak için bir geminin taşıdığı ve hangi memlekete ait olduğu bilinmeyen bayrak.
Noun
(avcılıkta) köpek veya geyik kuyruğu. Noun
(a) tabela, (b) başlık, serlevha. Noun
çengel. Noun, Music
(şahin, atmaca gibi kuşların bacaklarındaki) yumuşak tüy, kuş kanatlarının ikinci eklemindeki tüyler. Noun
bayrak çekmek, bayraklarla süslemek.
to flag the streets in honor of President's visit. Verb

flag down: bayrakla işaret vermek, bayrak sallamak.
flag down a train: durması için trene bayrak sallamak. Verb
işaretlerle/filâmalarla haberleşmek. Verb
bayrak vb. sallayarak avını tuzağa düşürmek. Verb
(kitap sayfasına vb.) işaret/bellik koymak, işaretlemek. Verb
(zambak, süsen, saz vb. gibi) süngü yapraklı bitkiler.
yellow flag: sarı zambak
(Iris pseudacorous).

blue flag: mor zambak
(Iris versicolor).
sweet flag: eğir
(Acorus calamus).
Noun
süngü-yaprak: bu bitkilerin yaprağı. Noun
pörsümek, gevşemek, solmak, pörsüyüp sarkmak.
The roses were beginning to flag. Intransitive Verb
(kuvveti/gücü/metaneti/ilgisi vb.) azalmak, zayıflamak, kesilmek, neşesi kaçmak, yorulmaya başlamak,
dermansız kalmak.
Public enthusiasm tends to flag. His flagging interest in the subject.
Intransitive Verb
(iri ve yassı) kaldırımtaşı.
kaldırımtaşı döşemek.
masthead ile ayni anlama gelir. Gazete, derginin sahibi, yayınişleri müdürü ve yazarlarını gösteren başlık.
bayrak Information Technology
bayrak kaldırma Information Technology
treni durdurmak Verb
trene kalkış işareti vermek Verb
çini döşeme altı
filama kayığı
amiral gemisinin kumandanı
geminin kayıtlı olduğu ülke Noun
bayrak günü: ABD bayrağının Kongrece kabul edildiği 14 Temmuz 1777 tarihinin yıldönümü. Noun
hayır işleri için rozet satılan gün. Noun
bayrak ayrıcalığı (alınan ücret ve sağlanan hizmetlerle ilgili olarak , bir ülkenin başka ülkelerin gemilerine tanıdığı ayrıcalık
ayrı ayrı gümrük tarifesi uygulama
bayrak yasası
amiral yaveri
yarışlarda bayrak tutan
bayraktar
filamacı
sancaktar
mali nedenlerden geminin yabancı bayrak taşıması
mali nedenlerden ötürü geminin yabancı bayrak taşıması
batma tehlikesinde çekilen bayrak
karantina bayrağı
beyaz bayrak, mütareke bayrağı, düşmana mütareke teklifi için çekilen bayrak. Noun
sancak sahibi, amiral veya komodor: ABD bahriyesinde rütbesini gösterir sancak kullanmaya yetkili deniz subayı. Noun
sahibinin ülkesi dışındaki başka bir bayrağın altında kayıtlı olması
geminin , sahibinin ülkesi dışındaki başka bir bayrağın altında kayıtlı o
bir geminin
amirallik aşaması/rütbesi. Noun
kullanma sıklığı ya da hacimden ötürü iskontosu yapılmayan fiyat ya da ücret
selamlama bayrağı
amiral gemisi
bayrak işareti
karayanık: buğdayların yaprak ve saplarına arız olan bir hastalık.
Urocystis tritici adlı mantar sebep olur. Noun
gönder
bayrak direği
bayrak direği (gönder)
bayrak devleti Noun, Maritime Traffic
ihtiyarî durak: yalnız işaret verildiği veya inecek yolcu olduğu zaman trenlerin durduğu istasyon. Noun
US işaret istasyonu
trenlerin işaret verilmedikçe durmadan geçtikleri istasyon
ihtiyarî durak: yalnız işaret verildiği veya inecek yolcu olduğu zaman trenlerin durduğu istasyon. Noun
(US) borçlu muhasebesine alarm sistemi koymak Verb
tahrikçi
bir bayrak altında uçmak Verb
bayrağı yarıya indirmek Verb
bayrak asmak.
ülkenin kendi havayolları dışında kalan tüm yabancı uluslararası havayolları Noun
flama Noun
bir bayrağı indirmek Verb
bayrağı indirmek Verb
teslim olmak Verb
(a) bayrak indirmek, (b) teslim olmak.
bayrak/sancak çekmek.
kumandayı ele almak Verb
bayrak çekmek Verb
bayrak çekmek , kumandayı ele almak Verb
teslim bayrağını çekmek Verb
bayrağın çekilişi
kumpanya bayrağı
gemi sahibinin şirket kumpanya bayrağı
kumpanya bayrağı (donatanlar şirketinin hususi bayrağı
cıvadra sancağı
(a) ilkeleri, töreleri, inanılan fikirleri vb. sürdürmek, varlığını/benliğini korumak/devam ettirmek.
(b) (milletin/ailenin) şerefini/itibarını korumak.
bayrak kanunu
bayrak kanunu (bir geminin bayrağını taşıdığı memleketin kanunları Noun
bayrak indirmek Verb
bayrak indirmek Verb
teslim olmak üzere bayrağı aşağı indirmek.
bir gemiyi tarafsız ülke bayrağı ile gizlemek Verb
gemiyi tarafsız bayrak ile maskelemek Verb
gemiyi tarafsız bayrak ile maskelemek Verb
ticaret gemisi bayrağı
deniz ticaret bayrağı
bir bayrağın yanlış kullanılması
milli bayrak
tarafsız bayrak
kılavuz bayrağı
kılavuz flaması
bayrağa bağlılık yemini etmek Verb
karantina bayrağı, bulaşıcı hastalık işareti olan sarı bayrak.
tehlike işareti. Noun
isyan bayrağı. Noun
öfke/kızgınlık/isyan vb. uyandıran şey. Noun
al bayrak Noun
Kızılhaç bayrağı
kızılhaç bayrağı
bayrak çekmek Verb
bayrak çekmek Verb
Liberya bandıralı Adjective, Maritime Traffic
selamlama bayrağı
bayrağını göstermek Verb
görünüvermek, kısa bir ziyarette bulunmak.
We won't stay long; we'll just show the flag at dinner and then leave early.
korkak olmak.
karantina bayrağı
flama
işaret flaması
bayrağını çekmek Verb
azak eyeri
(Acorus Calamus): süngü gibi uzun yapraklı, kokulu köklü bir bitki. Noun
bayrağın boyu ve eni
al bayrak
nötr bandıralı
himayesinde, hizmetinde, bayrağı/egemenliği altında.
to live under American flag.
bayrak açmak Verb
sancak açmak Verb
(milletler hukuku) bir bayrağın doğruluğunun kontrolü
kızdırmak, tahrik etmek (boğa güreşinde vb.).
treni durdurmak için kırmızı bayrakla işaret vermek Verb
bayrağın dalgalanması
beyaz bayrak, teslim bayrağı. Noun
hatalı bayrak
karantina bayrağı