eklemeli dil
Noun, Linguistics
çevirici dil: makine dili komutlarının bellenir simgesel birer komutla deyimlendiği alçak düzeyli izlenceleme dili.
çevirici dili
Information Technology
yardımcı dil: çeşitli dilleri konuşanların karşılıklı anlaşabilecekleri yabancı dil (İngilizce, Fransızca, Esperanto gibi).
küfür.
dead/living language: ölü/yaşayan dil.
primitive language: ilkel dil.
spoken/written language: konuşma/yazı dili.
strong language: ağır söz, sert ifade, küfür.
beden dili
Noun, Sociology
(US) çoğunlukla standart sözleşmelerde bulunan aşırı ayrıntılı ve anlaşılması güç yazı türü
komut dili
Information Technology
melez dil: farklı dil konuşan biri hâkim, öbürü tâbi iki toplumun dillerinin karışmasından meydana gelen
ve tâbi toplumca konuşulan ilkel dil (
Gullah gibi). pidgin
Noun
melez dil: farklı dil konuşan biri hâkim, öbürü tâbi iki toplumun dillerinin karışmasından meydana gelen
ve tâbi toplumca konuşulan ilkel dil (
Gullah gibi). pidgin
Noun
günlük dil
Noun, Language-Literature
sağırların kullanığı parmak işaretleri ile konuşulan dil
yabancı dil
Noun, Language-Literature
Goranice
Proper Name, Language-Literature
yüksek düzeyli dil: kullanıcının diline ya da uzmanlık alanının diline daha çok benzeyen bilgisayar izlenceleme dili.
ağdalı dil
Noun, Language-Literature
ağdalı ifade
Noun, Language-Literature
Ibo ile ayni anlama gelir. İboca, İbo dili.
dil, lisan.
He is learning 2 foreign languages. The Turkish language.
Noun
ifade (tarzı).
In his own language: Kendi ifadesine göre.
Noun
(bir kabileye/bölgeye özgü) lehçe.
Noun
özel işaretlerden oluşan haberleşme/anlaşma sistemi.
The language of mathematics: Matematik dili.
Computer language: Bilgisayar dili.
Deaf-and-dumb language: Sağır ve dilsizlerin dili.
Noun
hayvanların dili/anlaşma aracı.
the language of birds.
Noun
araçlı anlaşma/konuşma.
the language of flowers. the language of art.
Noun
dilbilim, lingüistik.
Noun
dil edinimi
Noun, Education-Training
konuşma sanatları: okuma, edebiyat, kompozisyon yazma, hitabet, dram gibi bir çocuğun ana diline hakimiyetini sağlayan konular.
Noun
dil kaybı; bildiği bir dili unutma
dil sınavı
Noun, Education-Training
dil ailesi
Noun, Linguistics
dil öğrenimi
Noun, Education-Training
dil öğretimi
Noun, Education-Training
dil öğrenimi
Education-Training
dil seviyesi
Noun, Education-Training
dil yeterliliği
Noun, Education-Training
dil okulu
Education-Training
dil kursu
Noun, Language-Literature
Lazca
Proper Name, Language-Literature
alt düzey dil
Information Technology
(bilgisayar) makine dili: bilgisayarın doğrudan doğruya anlayabileceği harfler/rakamlar/işaretler ve sözcükler.
biçimleme dili
Information Technology
Med dili
Proper Name, Language-Literature
en çok konuşulan dil
Noun
resmî dil
Noun, Politics-Intl. Relations
anadil
Information Technology
anadil
Noun, Language-Literature
ana dili
Noun, Linguistics
anadil, bir başka dili türeten dil.
Noun
bir dile hâkim olmak
Verb
konuşacak kadar bilinen dil
sorun yönelimli dil
Information Technology
yordamsal dil
Information Technology
yordam yönelimli dil
Information Technology
ağdalı ifade
Noun, Language-Literature
ağdalı dil
Noun, Language-Literature
bir dili kibarlaştırmak
Verb
sağırların dili: sağır ve dilsizlerin işaretlerle konuşması.
işaret dili
Noun, Medicine
kaynak dil
Noun, Translation
ölçünlü dil
Noun, Linguistics
hedef dil
Noun, Translation
erek dil
Noun, Translation
dünyanın her yerinde konuşulan dil
açık bir dil kullanmak
Verb
idare edecek kadar dil bilmek