önem

Turkish-English Translation

  1. Noun importance
  2. moment
  3. matter
  4. value
  5. account
  6. note
  7. importance
  8. consequence
  9. meaning
  10. consideration
  11. mark
  12. Noun priority
  13. emphasis
  14. significance
  15. stress
  16. merit
  17. odds
  18. Noun gravity
  19. urgency
  20. magnitude
  21. Noun severity
  22. prominence
  23. Noun, Law materiality
  24. heft
  25. weightiness
  26. weight
  27. import
  28. concernment
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

...'in ...'deki yeri ve önemi
role and importance of ... in ... Noun
bir ifadenin önemi
import of a statement Noun
bir tanığın önemi
gravity of a testimony
delilin önemi
weight of evidence
önem verilmek
figure prominently Verb
büyük önem
great value
büyük önem
cardinal importance
büyük önem
capital importance
büyük önem
overriding impotence
büyük önem
overriding importance
hayati önem
vital importance
kazanılmış önem
stature
tarihi önem
historical significance Noun
ticari önem
commercial prominence
önem almak
to be of importance to matter Verb
önem atfetmek
to place value Verb
önem derecesi
materiality Noun, Law
önem kazanmak
to rise Verb
önem kazanmak
to become important Verb
önem kazanmak
to increase in importance Verb
önem kodu
severity code Information Technology
önem sırasına göre düzenlemek
to prioritize Verb
önem taşımak
to matter Verb
önem taşımak
to mean Verb
önem taşımamak
to not come into it Verb
önem taşıyan
fateful
önem vemek
to make a point of Verb
önem verilemeyen değerli kâğıtlar
inactive stocks Noun
önem vermeden
regardless
önem vermek
to place value Verb
önem vermek
to respect Verb
önem vermek
to reck Verb
önem vermek
to put an emphasis Verb
önem vermek
to mind Verb
önem vermek
to take heed Verb
önem vermek
to take in stock Verb
önem vermek
to recognize Verb
önem vermek
to take notice of sth Verb
önem vermek
to make a point of Verb
önem vermek
to look to Verb
önem vermek
to place emphasis Verb
önem vermek
to value Verb
önem vermek
to care Verb
önem vermek
to attach importance to sth Verb
önem vermemek
to make little Verb
önem vermemek
to override Verb
önem vermemek
to sweep aside Verb
önem vermemek
to overlook Verb
önem vermemek
to think nothing of Verb
önem vermemek
to leave in the cold Verb
önem vermeyen
heedless
önem vermeyiş
indifference
... açısından büyük önem taşımak
to hold key for ... Verb
...'a önem vermemek
to attach to importance to Verb
...'e büyük önem vermek
to be committed to ... Verb, Management
'a önem vermemek
to attach no importance to Verb
aşırı önem vermek
to make much of Verb
bir ilkeye çok önem vermek
to stretch a principle Verb
bir şeye önem vermek
to give weight to sth Verb
bir şeye önem vermek
to attach importance to sth Verb
bir şeye pek önem vermemek
to set little store by Verb
bir şikâyete önem vermemek
to ignore a complaint Verb
biri üzerinde önem ve etkisi olmamak
to cut no ice with sb Verb
birinden önem bakımından daha önce gelmek
to come before Verb
birine önem vermek
to care about someone Verb
birine önem vermemek
to look through sb Verb
birinin birşey yapmasına önem vermek
to mind someone doing something Verb
birşeye önem vermek
to care about something Verb
birşeye önem vermemek
to think nothing of something Verb
birşeye önem vermemek
to rubbish Verb
büyük önem taşımak
to be critically important Verb
büyük önem taşıyan
of vital importance
çok önem vermek
to give full weight Verb
çok önem vermek
to prize Verb
dil çalışmasına özel önem vermek
to lay special emphasis on language study Verb
fazla önem vermek
to overrate Verb
hayati önem taşımak
to be of the first order of importance Verb
hayati önem taşımak
to be critically important Verb
hayati önem taşıyan kısım
vital part
insan hayatına önem vermemek
to bear no regard for human life Verb
kaza şiddet ve önem dereceleri
accident severity Noun
kazaların şiddet ve önem dereceleri
accident severity Noun
kendine fazla önem vermek
to have an exaggerated sense of one's own importance Verb
nezakete önem vermeyiş
inattention
politikada yalnızca gösterişe önem veren güçsüz kişi
straw man
resmiyete önem veren kibirli kimse
stuffed shirt
sözcüklere önem veren kimse
verbalist
yabancı dillere önem vermek
to lay stress on foreign languages Verb
yasal olarak önem taşıyan ifade
material statement
yeniden önem kazanma
resurrection Noun
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Bir şeyin dikkate değer olma, üzerinde ... değerde olma durumu, ehemmiyet
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.