şahsiyet

Turkish-English Translation

  1. person
  2. figure
  3. identity
  4. Noun personality
  5. disposition
  6. Noun individuality
  7. persona
  8. personage
  9. lot
  10. selfhood
  11. personhood
  12. personal matters
  13. private affairs
  14. self-hood
  15. I
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

bölünmüş şahsiyet
split personality
bölünmüş şahsiyet
dissociate personality
darkafalı ancak nüfuzu olan şahsiyet
large charge
girişimci şahsiyet
enterprising personality
hâkim şahsiyet
dominating figure
hoş şahsiyet
prepossessing person
kuvvetli şahsiyet
strong personality
mümtaz şahsiyet
star
mümtaz şahsiyet
outstanding personality
önemli şahsiyet
notability
önemli şahsiyet
outstanding personality
önemli şahsiyet
elevated personage
önemli şahsiyet
great mogul
sahnede canlandırılan şahsiyet
personage
son derece önemli şahsiyet
vital personality
ünlü şahsiyet
front paper
yüksek şahsiyet
high- up
yüksek şahsiyet
elevated personage
şahsiyet analizi
personal analysis
şahsiyet değerlendirme
personality rating
şahsiyet hakları
personal rights Noun, Law
şahsiyet ile uğraşmak
to make personal remarks Verb
şahsiyet vermek
to personify Verb
hukuki şahsiyet edinmek
to acquire legal status Verb
kendini başka bir şahsiyet olarak yutturmak
to personate Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Bir kimsenin şahsına ve nefsine âit ... mânevî niteliklerin bütünü, kişilik
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.