sert, katı, pek, sıkı.
become firm: sertleşmek, katılaşmak.
firm ground: sert toprak.
to stand firm: sıkı durmak.
firm friends: sıkı dostlar.
Adjective
sağlam, dayanıklı, sarsılmaz, muhkem.
I'm on firm ground: Sağlam temele/zemine dayanıyorum.
a firm belief/conviction: sarsılmaz inanç/kanaat.
That chair is not firm enough to stand on.
Adjective
kararlı, azimkâr, ciddî, durağan, sarsıntısız, hareketsiz.
a firm step. You must be firm with your children.
be firm about sth: bir şey üzerinde ısrar etmek.
Adjective
sabit, değişmez, dönmez.
Prices are still firm. The pound stayed firm against the dollar.
Adjective
metin, kuvvetli, sıkı.
stand firm: metin olmak, sıkı durmak, dayanmak.
to hold firm: sıkı tutmak.
Adjective
kesin, kat'î.
a firm expression. a firm purpose. firm order: kesin sipariş.
I have a firm belief in telling the truth: Gerçeği söylemek gerektiğine kesin inancım vardır.
Adjective
güvenilir, devamlı.
Adjective
pekiş(tir)mek, katılaş(tır)mak, sağlamlaş(tır)mak, sabitleş(tir)mek, kat'ileş(tir)mek.
Verb
şirket, firma, ticarethane, ortaklık.
Noun
(fiyatlar) sabitleşmek
Verb
komisyonculukla uğraşan müessese
komisyonculukla uğraşan kuruluş
sağlam temellere oturtmak
Verb
maktu fiyatla satın almak
Verb
anında ya da kararlaştırılmış bir tarihte teslim için sabit bir fiyat üzerinden sipariş vermek
Verb
otomobil aksesuarı firması
otomobil karoseri firması
(Br) otomobil kiralama firması
otomobil kiralama firması
(borsada fiyatlar) sabit kapanmak
Verb
danışmanlık firması
Noun, Management
yönetici personel bulan işletme
batan firma
Noun, Competition Law
(US) kesin (bağlayıcı) ipotek taahhüdü
fiyatların istikrarlı olduğu piyasa
fiyatların sabit kaldığı borsa piyasası
sabit veya anlaşmalı fiyattan satış
şartlı olmayan bağlanmış satış
şirketin alacaklıları
Noun
(fiyatlar) sabit kalmak
Verb
rantabilitesi ile kendini ancak kurtaran firma
oyunbozan firma
Noun, Competition Law
üye firma (borsa üyesi olan menkul değerler şirketi
kesin fiyat teklif etmek
Verb
kesin teklifte bulunmak
Verb
kuruluşu eskiye dayanan firma
patent hukuku bürosu
Noun
bir firmanın finansal durumu
girişim sermayesi şirketi
Noun, Banking
fiyatlarını değiştirmemek
Verb
bir firmadan çekilmek
Verb
şirketten emekli olmak
Verb
maktu fiyatla satmak
Verb
nakit karşılığı derhal satış yapan şirket
sıkı durmak, sebat etmek.
sıkıntıdaki bir şirketin yönetimini ve mali işlerini çözümlemek ve bunları
Noun
bir firma için ticari geziye çıkmak
Verb
firma için ticari geziye çıkmak
Verb
şirket temsilcisi sıfatıyla seyahat etmek
Verb
(borsa) istikrar bulmak
Verb