aclik

Turkish-English Phrases

açlık
hunger
açlık
famine
açlık
hankering Noun
açlık
becoming hungry
açlık
starvation Noun
açlık
ravening
açlık
esurience
açlık çekme
starvation Noun
açlık çektirilerek istenilen duruma getirmek
to starve Verb
açlık direnişi
hunger strike Noun, Politics-Intl. Relations
açlık etkisi altında
under the stimulus of hunger
açlık grevcisi
hunger striker
açlık grevi
hunger strike
açlık grevi
bread riot
açlık grevi yapmak
to go on a hunger strike Verb
açlık grevi yapmak
to hunger- strike Verb
açlık grevi yapmak
to be on hunger strike Verb
açlık kan şekeri
fasting blood glucose Noun, Medicine
açlık kemirmesi
sting of hunger
açlık rejimi
hunger cure
açlık sınırı
hunger threshold Noun, Economics
açlık yürüyüşü
hunger march
doymak bilmez açlık
insatiable appetite
kemirici açlık
pinch of hunger
süresiz açlık grevi
indefinite hunger strike Noun, Rights-Freedoms
Turkish-English phrases from Zargan's own database

açlık
Aç olma, acıkma durumu