articulation

  1. Noun, Anatomy artikülasyon
  2. Noun, Physiology eklem
  3. Noun eklem, mafsal, oynak yeri.
  4. Noun ekleme, mafsalla birleştirme.
  5. Noun, Phonetics (a) eklemle(n)me: ses örgenleri aracılığı ile sesleri oluşturup çıkarma, (b) örgenlerin ses üreten hareketi.
  6. Noun ek, eklenmiş nesne.
  7. Noun, Botany ek yeri, bitkilerin farklı organlarının birleştiği yer (yaprağın dala birleştiği yer gibi).
  8. Noun seçkin konuşma, anlatım, ifade, duygu ve düşüncelerin sözle ifadesi.
    the articulation of one's real
    feelings: bir kimsenin gerçek duygularının anlatımı/ifadesi.
  9. Noun (dişçilikte) (a) takma dişin karşı dişle temas sağlayacak şekilde yerleştirilmesi, (b) karşılıklı (altüst)
    diş yüzeylerinin birbirine iyice temas etmesi.
  10. Noun (telefon tekniğinde) anlaşılabilme (niteliği): bir ulaşım sisteminde anlaşılabilen hece (logatom) sayısının
    toplam hece sayısına oranı.
telaffuz bozukluğu