back- to back-

  1. ardı ardına (birbirinin hemen ardından gösterilen iki televizyon programı ya da reklamı
ters, arkadan öne (doğru).
yeniden görüşülmesi için birine havale etmek Verb
geri püskürtmek Verb, Military
kalabalığı geri itmek Verb
işlenmiş faizleri birikmeye bırakmak Verb
işlenmiş faizleri birikmeye bırakmak Verb
arka arkaya, sırt sırta.
geriletme (geriye alma) karakteri
karşılıklı akreditif
karşılıklı (arka arkaya) akreditif (aynı malın alım ve satım işlemleri için bankada iki akreditif karşılaştırılıp
da ithalat akreditifinin karşılığınd
arka arkaya akreditif
başladığı yere dönme
Geleceğe Dönüş Proper Name, Cinema
arka arkaya, sırt sırta.
back-to-back bus seats.
birbiri ardınca, ardarda, birbiri arkasından.
We had ten wins back-to-back .
birisinin gittiğine sevinmek.
I'll be glad to see the back of him: Giderse sevineceğim/memnun
olacağım (Yüzünü şeytan görsün!).
köşeye sıkıştırılmış durumda olmak Verb
birini çıktığı yerden alaşağı etmek Verb
bir şeyi hatırlamaya çalışmak Verb
hülyadan vazgeçmek Verb
kafası yerine gelmek Verb
gerçekçi olmak, gerçek âleme dönmek, hayal kurmaktan vazgeçmek.
'ye uzanmak Verb
ta … tarihinde (yapılmış/kurulmuş vb.) olmak, yaşı ta … tarihine inmek/gitmek.
This mosque dates back
to 1574: Bu cami ta 1574'te yapılmıştır.
yeniden başlamak Verb
başladığına dönmek Verb
güç ya da yorucu işinin başına dönmek Verb
konuya dönmek Verb
İşinin başına dön!
esirleri memleketlerine iade etmek Verb
gerçeği öğrenmek Verb
işin aslını öğrenmek Verb
fazlasıyla iade etmek Verb
birşeyi birine iade etmek Verb
birşeyi birine geri vermek Verb
bir konuya geri dönmek Verb
Ingiltere'ye izinle dönmek Verb
eski anılarını tazelemek Verb
eski alışkanlıklarına dönmek Verb
sözünde durmamak Verb
konuya dönmek Verb
keşide edene rücu etmek Verb
büronun yeknesak hayatına dönmek Verb
son derse geri dönmek Verb
işine dönmek Verb
bir gün gerekir diye bir tarafa beş on kuruş koymak Verb
ümitsiz/müşkül durumda olmak, sıkışmak, çıkmaza saplanmak.
The inflation is beyond the control, and
the economy's really got its back to the wall.
Kafama takıldı. Sentence
konuya dönmek Verb
geri kalmamak
birini bakarak sağlığına kavuşturmak Verb
hazırcevap
bir tavsiyeyi yeniden gözden geçirilmesi için kurula iade etmek Verb
davanın aşağı derecedeki bir mahkemeye geri gönderilmesi
bir senedi ciro etmeyi reddetmek Verb
hiçbir şeyi saklamamaya karar vermek Verb
geri intikal etmek Verb
bir davayı yeniden gözden geçirilmek üzere alt derecedeki bir mahkemeye geri göndermek Verb
arkaya göndermek Verb, Information Technology
vasıtalarda ters oturmak Verb
sırt sırta vermek Verb
birini çocukluk günlerine götürmek Verb
birine çocukluk günlerini hatırlatmak Verb
birine yeminini geri aldırmak Verb
birine yemininıgeri aldırmak Verb
sadece arabanın arkası zarar gördü
sivil yönetime dönüş
sivil yönetime dönüş
bir çocukluk yaşantısına uzanmak Verb
soyu eski bir aileden gelmek Verb
Biz size döneceğiz.
(savaş vb.) son bir gayretle, mezbuhane, can havliyle, canını dişine takarak, ric'at hattı kesilmiş olarak.
ölmek var dönmek yok, geri dönüş imkânsız.