banks

English-Turkish Translation

  1. Noun, Accounting Bankalar
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

(balance sheet) liabilities to banks
(bilanço) kredi kurumlarına olan borçlar Noun
(river) to overflow its banks
taşmak Verb
african association of central banks
afrika merkez bankaları birliği
associated banks
bir kliring odası birliğine üye olmakla aralarında ilişki kurulan bankalar Noun
associated banks
(US) kliring bankaları Noun
association of banks
bankalar birliği
balance with banks
bankalardaki alacak bakiyesi
central reserve banks
(US) New York ve Chicago'daki Amerikan Milli Bankaları Noun
claims on deposit money banks
mevduat bankalarından alacaklar Noun
consolidate banks
bankaları birleştirmek (füzyon
consolidate banks
bankaları birleştirmek Verb
consolidation of banks
bankaların birleştirilmesi
consortium of banks
bankalar konsorsiyumu
cooperation between banks
bankalar arası işbirliği
cooperation between banks
bankalararası işbirliği
domestic banks
yurtiçi bankalar Noun
European Community Data Banks
avrupa topluluğu bilgi bankaları Noun
Federal land banks
(US) Federal Arazi Bankaları (Tarımsal Kredi İdaresi'nin emrinde olup , arazinin yarısına kadar kredi verirler Noun
fishing banks
balığı bol bölge.
flow over the banks
(ırmak) taşmak Verb
holdings in banks
bankadaki senetler Noun
investment and development banks
kalkınma ve yatırım bankaları Noun
links with corresponding banks
muhabir bankalar arası bağlantı
member banks
(Br) kliring bankası Noun
member banks
(US) Federal Rezerv sistem üyesi olan ticari banka
merger banks
bankaların birleşmesi
merger banks
bankaların birleşme birleşimsi
note due to banks
bankalara verilmiş senetler Noun
notes due to banks
bankalara verilmiş senetler Noun
orders payable at foreign banks
yabancı bankalara ödenebilir havaleler Noun
oversea banks
(Br) yabancı bankalar Noun
overseas banks
(Br) yabancı bankalar Noun
pet banks
hükümetçe kamu paralarının yatırıldığı bankalar Noun
preferred lender banks
kredi vermede öteki bankalardan daha özerk olan bankalar Noun
run on banks
mevduatın bankalardan hızla çekilmesi
specialized banks
ihtisas bankaları Noun, Banking
the river's overflowing its banks
ırmağın taşması
trustee savings banks
(Br) parlamentonun koyduğu kurallara uygun olarak tasarruf sahipleri adına hareket eden mütevellilerce
yönetilen ve kâr amacı gütmeyen bankalar
Noun
union of banks
bankalar birliği
Banks Association of Turkey
Türkiye Bankalar Birliği (TBB)
banks bond
tahvillerimiz ve bonolarımız
banks merger
bankaların birleşme birleşimsi
Banks rose
Çin gülü
(Rosa banksiae): Çinde yetişen hafif kokulu beyaz-sarı çardak gülü. Noun
claims on banks (balance sheet)
bankalar (bilanço)
payable at banks abroad
memleket dışındaki bankalarca ödenebilir
payable by banks abroad
memleket dışındaki bankalarca ödenebilir
English-Turkish phrases from Zargan's own database