beklenen

Turkish-English Translation

  1. likely
  2. like
  3. Noun expectation
  4. expected
  5. prospective
  6. anticipated
  7. foreseeable
  8. favorable
  9. specific performance
  10. logical
  11. matter-of-course
  12. in prospect
  13. prevenient
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

kazanması beklenen
expected win
merakla beklenen
eagerly-anticipated Adjective
beklenen ağırlıkta olmak
to make one's weight Verb
beklenen avantaj
prospective advantage
beklenen bir kazançtan ödenen
special bonus
beklenen çoğunluk
prospective majority
beklenen değer
expected value Noun, Statistics
beklenen döviz kuru
expected exchange rate Noun, Economics
beklenen ek hizmet performansı
expected service
beklenen ek ödeme
anticipated bonus
beklenen emeklilik
pending assignment
beklenen enflasyon
anticipated inflation
beklenen enflasyon
inflationary expectations Noun, Economics
beklenen enflasyon
inflation expectation Noun, Economics
beklenen enflasyon
expected inflation Noun, Economics
beklenen etkiyi göstermek
to have the desired effect Verb
beklenen faiz
anticipated interest
beklenen faiz hakkı
interest in expectancy
beklenen fiyatlar dizisi
anticipated prices
beklenen getiri
expected return
beklenen hak
contingent right
beklenen hak
contingent interest
beklenen hak
expectant right
beklenen haklar
equitable interest
beklenen haklar
expectancy
beklenen haklar
inchoate right
beklenen haklar
inchoate interest
beklenen haklar
beneficial estate
beklenen haklardan vazgeçme
release of expectancy
beklenen hakların deviri
transfer of expectancy
beklenen hakların devri
transfer of expectancy
beklenen hasat
prospect of the harvest
beklenen kanuni hak
legal expectancy
beklenen kâr
profit projection
beklenen kâr
anticipated profit
beklenen kâr
expected profit
beklenen kâr
prospective pims
beklenen kâr
expected return
beklenen kâr
prospective profit
beklenen kur
expected exchange rate Noun, Economics
beklenen mahkeme kararı
prospective reeling
beklenen makul kâr
reasonable expectation of profit
beklenen miras
expectant estate
beklenen miras hakkı
reversion of an inheritance
beklenen muhtemel talep
anticipated demand
beklenen nakit akımının şimdiki değeri
present value of expected cash flow
beklenen navlun
anticipated freight
beklenen ölüm
(ins) expected death
beklenen ölüm
expected death Insurance
beklenen ölümler
expected deaths Noun, Insurance
beklenen ömür cetvelleri
expectation- of-life tables Noun
beklenen ortalama ömür
average expectation of life
beklenen şartlar
anticipated requirements Noun
beklenen şey
prospect
beklenen tadilat
forecast amendment
beklenen talep
expectation of demand
beklenen ve hak edilen bir bahşişi kasten vermemek
to stiffing Verb
beklenen ya da gelecekteki bir dava hakkına sahip alacaklı
conditional creditor
beklenen yararlanma hakkı
estate in expectancy
beklenen zarar
expected loss Noun, Banking
beklenen zarar
expectation of loss
beklenen zarar
anticipated loss
başarılı olan ya da olacağı beklenen şey
winner
bir hizmet karşılığı beklenen ödeme
pay off
bundan beklenen malı yansımalar
debt bomb
çıkması beklenen kanunlar
prospective legislation
daha yüksek bir mevkie tayin edilmesi beklenen aday
probationer for higher grade
dulun payına düşmesi beklenen hak
inchoate right of dowry
eski sahibine intikali beklenen haklar
reversionary interest
gelecekteki beklenen çıkarlar
future interest
kesin kararla sonuçlanması beklenen müzakereler
crucial debate
merakla beklenen ...
eagerly anticipated ... Adjective
mirasla ilgili beklenen haklar
contingent estate
mirastan beklenen haklar
expectancy of an inheritance
muhakkak beklenen haklar
executed remainder
müşteri olması beklenen gelecekteki potansiyel müşteri
prospective customer
piyasada beklenen trendler
expected trends of the market Noun
sabırsızlıkla beklenen miras
dead men's shoes
tahakkuku beklenen borçlar
liability accrual
ümitle beklenen artış
hoped-for increase
üretimde beklenen değişikliğe dayandığını savunan kuram
acceleration principle
vadesinden önce beklenen ödeme
anticipated payment
vergiler ve tüm masraflardan sonra beklenen net kâr
private rate of return
Turkish-English phrases from Zargan's own database