casualty

  1. Noun, Military (a) zayiat: şehit, ölü, yaralı, kayıp.
    casualty list: zayiat listesi.
  2. Noun kazada ölen ya da yaralanan kimse, malûl.
    fatal casualty: ölü.
    There were 10 serious casualties in the train crash.
  3. Noun kaza, özellikle ölümle sonuçlanan feci kaza.
  4. Noun bir eylemden zarar/hasar gören veya harap olan şey/şahıs/grup.
    The house was a casualty of the new
    road through town. The ex-senator was a casualty of the last election.
  5. Noun
    casualty ward ile ayni anlama gelir. ilk yardım koğuşu.
    They rushed him to casualty (ward)
    but he was dead on arrival.
sivil kayıplar Noun, Military
ağır kayıp Noun
muharebe zaiyatı
muharebe zayiatı
deniz kazası
önlenmesi olanaksız telefat
Lloyds'un gemi hasar listesi
sıhhi yardım istasyonu
(US) yangın
hayat ve nakliyat sigortaları dışında kalan bir tür kaza sigortası şekli
yangın , hayat ve nakliyat sigortaları dışında kalan bir tür kaza sigortası Noun
kaza sigortası Noun
hasar sigortası Noun
(US) kaza sigortası Noun
ölü listesi
(askerlikte) yaralı
kaza sigortası primi
bedeli karşılığı
Lloyds'un gemi ve kazalara ait kaza ve hasar konusunda bilgi verme servisi
Lloyds'un gemi kaza haberi bildirisi

casualty ile ayni anlama gelir. ilk yardım koğuşu.
They rushed him to casualty (ward) but he was dead on arrival.
(golf alanında) geçici su birikintisi.
yangın hasar sigortası Noun