cerceve

Turkish-English Phrases

(gazetede) ilanın çerçeve dışına taşması
bleed
(ilan) çerçeve içine almak
to box in Verb
Altıncı Araştırma ve Teknoloji Geliştirme Çerçeve Programı
The Sixth Research and Technological Development Framework Programme
ana çerçeve
main frame
bir makinenin kısımlarını yerinde tutan çerçeve veya levha
housing
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi
United Nations Framework Convention on Climate Change Noun, International Law
bu çerçeve içinde
fugitive slave acts
çelik çerçeve
steel frame
çerçeve
framework
çerçeve
outline Information Technology
çerçeve
mount
çerçeve
framing
çerçeve
mounting frame
çerçeve
sash
çerçeve
casing
çerçeve
window frame
çerçeve
frame Information Technology
çerçeve
chassis
çerçeve
cadre
çerçeve
rim
çerçeve
casement
çerçeve
compass
çerçeve
curb
çerçeve
easel
çerçeve
fabric
çerçeve
loop
çerçeve
mounting
çerçeve anlaşması
outline agreement
çerçeve anlaşması
basic agreement
çerçeve anlaşması
framework agreement
çerçeve anlaşması
general pact
çerçeve anten
loop aerial
çerçeve anten
frame aerial
çerçeve anten
loop antenna
çerçeve haber
frame story
çerçeve hızı
frame rate Noun, Cinema
çerçeve içine almak
to frame Verb
çerçeve kanun
omnibus act
çerçeve kanunu
omnibus bill
çerçeve kanunu
blanket statute
çerçeve karar
framework decision Noun
çerçeve kararnamesi
frame decree
çerçeve kayması
frameshift (Kaynak: Evrim Çalışkanları) Noun, Biology
çerçeve oranı
aspect ratio Noun, Cinema
çerçeve ruhsatı
open licence
hukuki çerçeve
regulatory framework
hukuki çerçeve
legal framework Noun, Law
İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi
Climate Change Framework Convention (CCFC)
kanuni çerçeve
legal framework
kavramsal çerçeve
conceptual framework Noun
kayar noktalı çerçeve
marquee Information Technology
Konsey Çerçeve Kararı
Council Framework Decision
kuramsal çerçeve
theoretical framework Noun
maden çerçeve
metalcase
müzakere çerçeve belgesi
negotiating framework European Union
resim ve çerçeve arasındaki karton kenar
mat
siyah çerçeve
black frame
tekerlekli çerçeve
truck
teorik çerçeve
theoretical framework Noun
toplumsal çerçeve
social framework
Yerel Yönetimler ve Yerel Topluluklar Arasında Sınırötesi İşbirliği Çerçeve Sözleşmesi
European Outline Convention on Transfrontier Co-operation between Territorial Communities or Authorities Proper Name, Law
Turkish-English phrases from Zargan's own database

çerçeve
Kırılmasını, bozulmasını önlemek, süslemek veya istenen ... şeyin etrâfına geçirilen kenarlık