chestnut

  1. Noun, Plant Species kestane
  2. Noun kestane.
    candied chestnut: kestane şekeri.
    Spanish/sweet chestnut: yenir kestane.
  3. Noun kestane ağacı
    (Castanea dentata).
  4. Noun kestane kerestesi.
    This table is made of chestnut.
  5. Noun at kestanesi veya meyvesi kestaneye benzeyen herhangi ağaç.
  6. Noun kestane rengi.
  7. Noun bayat şaka/hikâye.
  8. Noun atın ayağının iç kısmındaki nasır.
  9. Noun doru at: tüyleri, yele ve kuyruğu kızıl kahverengi olan at.
  10. Noun düz koyu kahverengi at.
Amerika kestanesi.
Çin kestanesi
(Catanea mollisima): Asyada yetişen bitki hastalıklarına dayanıklı kestane.
koyu kestane Adjective

chinquapin = chincapin = chinkapin ile ayni anlama gelir. bodur kestane
(Castanea pumila):
ABD'de yetişir, meyvesi yenir.
bodur kestane
(Castanea pumila).
at kestanesi ağacı
at kestanesi Noun, Plant Species
kestane.
su/göl kestanesi
(Trapa natans). Noun, Botany
su kestanesi (meyvesi). Noun
kestane sürmesi: bilhassa Amerikada kestane ağaçlarının kabuklarının soyulması ve ağacın kuruması ile
sonuçlanan hastalık.
Endothia parasitica mantarları sebep olur.
Astarte ile ayni anlama gelir. kestane-midye: üçgen biçimli, kestane renkli kabukları olan, iki kabuklu deniz hayvanları.
kestane balı Noun, Food-Kitchen
kestane