Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
classical
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Adjective
eski Yunan/Roma çağı(na ait).
the classical period.
Adjective
M.Ö. 5'inci ve 4'üncü yy. Yunan heykeltraşlık ve mimarisine ait.
Adjective, Architecture
eski Yunan ve Roma mimarisi tarzında.
Adjective
eski klâsikler üzerinde bilgili.
a classical scholar.
Adjective
klâsik, örnek, mükemmel, kusursuz.
classical simplicity.
Adjective
alışılmış/yerleşmiş zevk, davranış, tutum ve düşüncelere uygun: sade, muntazam ve ölçülü.
Adjective, Music
halk ve caz müziğinden farklı olarak üzerinde çok çalışılmış, sanatkârane, derin duyguları dile getiren
senfoni, opera, sonat, konçerto gibi eserlere özgü.
Adjective
teknik konular dışında kalan genel bilim, ümanite vb. gibi konularla ilgili.
Adjective
(belirli bilim dalında) yeni ve deneme evresinde olmayıp doğruluğu, kesinliği bütün yetkililerce onaylanmış,
standard ve güvenilir.
classical physics.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
classical architecture
klasik mimari
classical economics
klâsik ekonomi:
Adam Smith, Jeremy Bentham, Thomas Malthus
ve
David Ricardo
tarafından
geliştirilen ve hükümetin asgarî müdahalesi ile serbest teşebbüs ve serbest ticareti esas alan, iş gücünü refahın temeli sayan doktrin.
classical education
klasik (hümanizma) eğitimi
classical mechanics
klâsik mekanik, klâsik işleybilim: Newton'un hareket yasalarına dayanan ve Planck sabitinin ihmal edilebileceği
büyük sistemlere uygulanabilen işleybilim.
quantum mechanics
.
classical music
klasik müzik
classical realism
klasik realizm
Noun, Art
classical school
klasik okul
classical school
klasik okul (temeli A.Smith tarafından atılmış olan klasik ekonomi okulu)
classical system of corporation tax
kurumlar vergisi klasik sistemi (şirketleri hissedarlardan ayrı olarak vergilendirme sistemi
receive a classical education
eski Yunan ve Latin edebiyatını içeren bir eğitim görmek
Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.