dıscrepancy

uyarsızlık, uymama, tutarsızlık, başkalık, ayrılık, zıtlık, çelişki, tenakuz, ihtilâf. Noun
fark Noun
iki hesabın birbirini tutmaması
meblağlarda tutarsızlık olması
ağırlıkların tutmaması
hesabında tutarsızlık olmak Verb
bölgeler arası gelişmişlik farkı Noun, Politics-Intl. Relations
(belgeler) birbirini tutmamak Verb
d ei farklılık
istatistiki farklılık